Tarih: 06.11.2025 18:06

Akran Zorbalığı Sessiz Bir Tehdittir

Facebook Twitter Linked-in

SANKO Üniversitesi Hastanesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzman Psikoloğu Gizem Başkılıç Turan, akran zorbalığının çocuk ve ergenlerde fiziksel, sözel, sosyal veya dijital yollarla tekrarlayan şekilde yapılan incitici davranışlar olduğunu belirtti.

Turan, "Akran zorbalığı sadece bir şaka ya da küçük bir çekişme değildir; uzun vadede özgüven kaybı, sosyal kaygı, akademik başarısızlık ve ruhsal sorunlara yol açabilir" dedi.

Çocukluk ve ergenlik döneminde okul, mahalle, park veya sanal ortamlarda kurulan arkadaşlıkların gelişim açısından önemli olduğunu belirten Turan, bu alanlarda çoğu zaman fark edilmeyen sessiz bir tehdidin varlığını sürdürdüğünü söyledi: "Zorbalık, yalnızca mağdur çocukları değil, tüm sosyal çevreyi etkileyen görünmez bir sorundur."

Zorbalığın yalnızca okulda değil; mahalle oyunlarında, arkadaş gruplarında ve sosyal medyada da görülebileceğini ifade eden Turan, yaş gruplarına göre farklı biçimlerde ortaya çıktığını dile getirdi:

Okul öncesinde oyuncak paylaşmama, dışlama veya itme-çekme gibi davranışlar,

İlkokulda lakap takma, alay etme, gruptan dışlama,

Ergenlikte ise sosyal medya üzerinden tehdit, dedikodu yayma ve dijital dışlama davranışları gözlemleniyor.

Akran zorbalığında "zorba", "kurban" ve "şahit" olmak üzere üç rol bulunduğunu belirten Turan, sessiz kalan tanıkların da farkında olmadan zorbalığın sürmesine neden olabileceğini vurguladı:
"Öğrencilerin, tanık oldukları durumları güvenli yollarla yetişkinlere bildirmeleri çok önemlidir."

Zorbalığın çoğu zaman açıkça görülmediğini söyleyen Turan, öğretmenlerin okul ortamında, ebeveynlerin ise çocuklarının mahalle ve çevrim içi davranışlarında gözlemci olmaları gerektiğini belirtti. "Aileler çocuklarını yargılamadan dinlemeli, güvenli iletişim kurmalı ve olumsuz davranışlara karşı nasıl tepki vereceklerini öğretmelidir" dedi.

Turan, zorbalığa maruz kalan çocuklarda kaygı, kabuslar, içe kapanma, özgüven kaybı ve sosyal kaçınma gibi belirtiler görülebileceğine dikkat çekti. Bu durumlarda bir çocuk psikoloğu veya psikiyatristten destek alınması gerektiğini söyledi.

Zorba konumundaki çocukların da desteğe ihtiyacı olduğunu vurgulayan Turan, "Zorbalık yapan çocuklar genellikle empati eksikliği veya duygusal yetersizlik yaşarlar. Bu çocukların da duygusal ihtiyaçlarını anlamak, sağlıklı iletişimi geliştirmek açısından önemlidir" ifadelerini kullandı.

Akran zorbalığının bireysel değil, toplumsal bir sorun olduğunu belirten Turan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Çocuklarımızın kendini güvende hissedebileceği sosyal ortamlar oluşturmak için öğretmenler, aileler, çevre ve dijital platformlar ortak bir bilinçle hareket etmelidir. Her çocuğun nerede olursa olsun kendini güvende hissetmeye hakkı vardır."




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —