ULUSAL (PHA) - Sosyal medya platformları üzerinden fahiş fiyatlarla mücadele için başlatılan boykot çağrısı, Adıyaman'daki kafe işletmecileri ve müşterilerinde karşılık bulmadı.
Türkiye çapında ve sosyal medya üzerinden başlatılan kafe ve restoranlara yönelik fahiş fiyatlara dikkat çekmek amacıyla geçtiğimiz hafta sonu yapılan boykot çağrısı Adıyaman'da karşılık bulmadı.
Kafe işletmecisi Eyüp Karakaş, yapılan değerlendirmelerin işletmelerin gerçek maliyetlerini yansıtmadığını belirtirken, müşteriler de boykot çağrısını mantıklı bulmadıklarını ifade etti.
Karakaş, boykot çağrısının işletmelerin gerçek maliyetlerini dikkate almadığını vurgulayarak, işletme sahiplerinin birçok gideri olduğunu ve fiyatlandırmaların bu giderlerle doğrudan ilişkili olduğunu dile getirdi. Özellikle kafe müşterilerinin çay fiyatlarına yönelik eleştirilerine de değinen Karakaş, işletmenin giderlerinin ve kira maliyetlerinin dikkate alınması gerektiğini savundu.
Müşterilerden Selçuk Seçilmiş ise boykot çağrısını mantıklı bulmadığını ve işletmelerin gerçek maliyetlerinin hesaba katılması gerektiğini ifade etti. İşletmelerdeki maliyetlerin, evde üretilen ürünlerle karşılaştırılamayacak kadar farklı olduğunu belirten Seçilmiş, işletmelerin fiyatlandırmasının bu maliyetlere göre şekillendiğini söyledi.
Müşterilerden Ezgi Kovancı ise Adıyaman'da yaşanan zor günlerin ardından insanların sosyalleşmeye ihtiyaç duyduğunu ve fiyatların belirlenmesinde arz talep dengesinin önemli olduğunu dile getirdi. Kovancı, işletmelerin belirlediği fiyatların belli olduğunu ve müşterilerin tercihlerini buna göre yaptığını belirterek, boykot çağrısının karşılık bulmadığını ifade etti.
Adıyaman'da kafe ve restoranlara yönelik boykot çağrısı, işletmeler ile müşteriler arasındaki fiyat algısı ve maliyet tartışmalarını gün yüzüne çıkardı. Fahiş fiyatlarla mücadele konusundaki hassasiyetin devam edip etmeyeceği ise zamanla netlik kazanacak gibi görünüyor.
Yapılan boykot çağrısının karşılık bulmadığını ifade eden kafe işletmecisi Eyüp Karakaş, “Bizi etkileyen bir durum olmadı ama bu durumla alakalı olarak şunu söylemek istiyorum. Yapılan değerlendirmeler bizim buradaki giderlerimizle hiçbir alakası yoktur. Örnek veriyorum bir kahvenin maliyeti bahsedilen fiyatlar kadar olsa bile burada çalışan 25 personel, burada 400 metrekare dükkân 3 dükkan parası kira ödüyoruz. Bunun elektriği, kirası muhasebe ücretleri, genel giderleri kahvaltı giderleri 25 personel sigortası derken yani bu maliyetin sadece kahve fiyatına göre alınması çok yanlış ve her şeyi geçtim. Bu kadar büyük bir maliyette böyle bir dükkânın açılması da şehrimize yapılan büyük bir hizmetin karşılığı da bu denilen değerlendirme gibi olmamalıdır.
Maliyet hesaplama karşısında insanların Türkiye genelinde en çok söylediği şey çaydır. Çayın maliyeti 1 TL’dir. Bu çay neden bu fiyata satılıyor. Aslında bu çayın Adıyaman da 10 öbür mahallede 20 başka şehirde 30 veya İstanbul’da Türkiye’nin en pahalı semtinde 50 TL’ye 100 TL’ye satılmasının ben şöyle değerlendiriyorum. Bir sebebi var ben burada aylık 50.000 TL kira ödüyorsam İstanbul’da merkezi bir yerde İstinye’de aylık 1 milyon kira ödeyen yer de var. Bunların personel giderleri de var burada 25 tane personel 450.000 TL-500.000 TL’ye yakın maaş alıyor ondan dolayı bu değerlendirme yapılırken birçok insan zaten bu değerlendirmenin farkında ama farkında olmayan ve haklı olarak fiyat artışlarından dolayı mustarip insanlar haklı değil demiyorum ama işletmeciler insan bilmesini istiyorum. Tıpkı bir hafta on gündür ticaret odasından gelip daha doğrusu Ticaret Bakanlığından gelip bizleri KDV oranında diğer oranlarda sıkıştırdıkları gibi devlet bizden bunun vergisini istiyor. Ne kadar kazanıyorsan o kadar vergi ver diyor. Bunun karşılığında biz böyle bir işletme açarak milyonlarca lira bir işletmeye para dökerek hizmet ediyoruz. Bu hizmetin karşılığında bu kadar gider varken bir çayın 2 TL bir çayın karı varsa gideri varsa 2 TL ya da 5 TL ye satmamızı beklemeleri normal olmak zorunda. Evet, ben de çay 20 TL evet kahvede de 6 lira 7 lira 5 lira yani bu farkı insanların iyi gözetmesi gerekiyor. Gittikleri yerde gittikleri hizmete karşılık fiyat değerlendirmelerini mutlaka almaları gerekiyor ve gittikleri mekânları da kıyaslamaları gerekiyor diye düşünüyorum.” dedi
Kafe müşterilerinden Selçuk Seçilmiş, “Boykot çağrısına denk geldim. Merak edip içeriğini okudum. Yani çağrıyı da çok mantıklı bulmadım, açıkçası bir kahvenin maliyetini hesaplamışlar fakat evde üretilen bir kahvenin maliyetini hesaplamışlar bence işletmede üretilenle evde üretilen bir kahvenin maliyeti arasında çok ciddi farklar olacağını düşünüyorum. Personelinden tutunda elektrik faturasına bir sürü faktör var bunları da hesaba katarsak Maliyetlerin çok daha üzerinde olacağını düşünüyorum o yüzden çağrıya karşılık vermedim” ifadelerini kullandı.
Kafe müşterilerinden Ezgi Kovancı, “Aslında ben bu çağrıyı gördüm birkaç hafta önce ama gerçekten bugün ve yarın olduğunu unuttum. Hatırım da olsaydı yine burada bulunur muydum o konuda çok emin değilim. Ben Adıyaman özelinde konuşmam gerekirse zaten çok sıkıntılı günler yaşadık ve insanların sosyalleşmeye bazı platformlarda buluşmaya tabi ki ihtiyaçları oluyor. Yani faiş fiyatların önüne geçmemiz mümkün değil. Yani enflasyonun zaten durumu ortada buranın bir işletme olduğunu unutmamak gerekiyor. Sonuçta evimizde de içebiliriz bu kahveyi yani başka bir yeri tercih edip orada da içebiliriz ama her yerin bir arz talep dengesi var. Bu kafe de bunu içmeyi tercih ediyorsanız zaten fiyatlarının belli olduğunu bilerek geliyorsunuz buraya karşılık bulduğunu özellikle böyle küçük coğrafyalar da çok düşünmüyorum açıkçası çünkü insanların başka bir alternatifi yok” dedi.
Haber: Rahim Altun - Yusuf Işık - Adıyaman/PHA
Kaynak : PHA