Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğunu vurgulayan Kurt, hukukun üstünlüğünün herkes için bağlayıcı olduğunu belirtti.
"Hiçbir kişi, makam veya siyasi kimlik hukukun üstünde değildir ve suç işleme özgürlüğü olamaz." diyen Kurt, yargının bağımsız işleyişine müdahale edilmeye çalışılmasının asla kabul edilemeyeceğini söyledi. Son günlerde, özellikle ana muhalefet partisi yöneticileri ve bazı siyasilerin, hukuki süreçleri itibarsızlaştırmaya çalıştıklarını dile getiren Kurt, "Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik asılsız ithamlarla yargıya baskı kurulmak isteniyor. Ancak adalet, siyasi hesaplara kurban edilemeyecek kadar değerlidir ve herkes için gereklidir." ifadelerini kullandı.
Muhalefetin hukuki süreci beklemek yerine algı operasyonlarıyla süreci siyasallaştırmaya çalıştığını belirten Kurt, "Bu tür manipülatif söylemler hem demokrasimize hem de toplumsal huzura zarar vermektedir. Hukukun üstünlüğüne inanan herkes, yargının bağımsızlığına güvenmeli ve sürecin sağlıklı işlemesini desteklemelidir." dedi.
Özellikle bazı kesimlerin halkı sokağa çağırarak kamu düzenini bozma, toplumsal huzuru tehdit etme ve kaos ortamı yaratma girişimlerine dikkat çeken Kurt, "Şiddet eylemlerini teşvik eden bu tür provokasyonlar ne demokratik bir hak arayışı ne de meşru bir mücadeledir. Bu tür girişimler, hukuken suçtur ve toplumsal barışa zarar vermekten başka bir amaca hizmet etmez." açıklamasında bulundu.
Son olarak, Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğunu hatırlatan Milletvekili Resul Kurt, "Bizler adaletin bağımsız işleyişine sahip çıkmaya, hukukun üstünlüğünü savunmaya ve provokasyonlara karşı uyanık olmaya devam edeceğiz. Bu ülke hepimizin, birlik ve beraberliğimizi koruyarak geleceğimize sahip çıkacağız." dedi.