Eğitim Bir Sen Kadınlar Komisyonu Başkanı Sayın Mine Dolgun sendika binasında bulunan Mehmet Akif İNAN konferans salonunda Anneler günü münasebetiyle düzenlenen program sonrası basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Başkan Mine Dolgun açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
‘‘Annelik, şefkatin, merhametin, fedakârlığın en somut ifadesi olan yüce bir değerdir. Dilimiz ile aklımız arasındaki köprüyü, duygumuzla yüreğimiz arasındaki bağı, ruhumuzla bedenimiz arasındaki uyumu bize öğreten ve hissettiren onlardır’’.
‘‘Doğumdan başlayarak bebeklik ve olgunluk evremize kadar bütün kaygı ve zahmetlerimizi çeken, bizleri besleyip büyüten annelerin hakkı ödenmez. Hiçbir hesap yapmadan sevindiğimizde sevinen, üzüldüğümüzde üzülen, var olma ve hayat yolunda ilk öğretmenimiz, ilk kılavuzumuz annelerimiz, ilahi merhametin müşahhas temsilcisi, cefanın, vefanın, fedakârlığın canlı anıtlarıdır. Bu kutlu varlıkların sevgisine, duasına layık ve mazhar olmak en büyük şeref ve kazanımdır’’ dedi.
Başkan Mine Dolgun sözlerine şöyle devam etti;
‘‘Anneler ne kadar güçlü olursa yetiştirdikleri nesiller de o denli güçlü, başarılı olur. Toplum olarak ahlak ve medeniyet tasavvurumuzun ana unsuru aile, ailenin temel direği ve dayanağı ise annedir’’.
‘‘Dünyanın birçok yerinde terörün, savaşların, açlığın sebep olduğu acı ve ölümcül gelişmelerden en fazla çocuklarıyla birlikte anneler etkilenmektedir. Bugün yoksulluğun da, katliamın da, savaşın da, mülteci durumuna düşmenin de, ülkeyi sığınmacı olarak terk etmenin de en acısını anneler çekmektedir.
Adil, eşit, hür olma iddiasının baştan sona aşağılık bir yalan olduğu bilinen modern devletlerin, emperyalist ülkelerin gözleri önünde, hatta onların destekleriyle Gazze’de süren siyonist saldırılarda, yıkım ve kıyımda da en fazla anneler ve çocuklar can vermiş, can vermektedir’’.
‘‘Annelerimizin hatırına savaşları durdurmak, hiçbirinin evlat hasretine düşmesine sebep olmamak, yüreklerindeki eksiklik duygusunu ortadan kaldıracak, yoksunluğa ve yoksulluğa son verecek adımları atmak, terör belasını yeryüzünden silmek, ahlaki yozlaşmayla ve bağımsızlık girdaplarında çocuklarımızın ellerimizden kayıp gitmelerini önlemek, çocuk işçiliğini bitirmek hepimizin ödevi ve görevi olmalıdır. Bu bağlamda, tüm işlerimizde ve aldığımız kararlarda anne yüreğini hesaba katmak sorumluluğumuz olmalıdır’’.
‘‘Annelerin gözlerindeki hüzün veya sevinç toplumun en belirgin moral göstergesidir. Anneler güldüğü zaman dünya güler. Annelerin ağladığı bir dünya gülemez. Bu sebeple, aileyi koruyan, güçlendiren düzenlemelerin milletin huzurunun ve başarımızın teminatı olacağını savunuyor, bu yöndeki her çabayı destekliyoruz’’ diyerek açıklamalarını şu sözlerle sonlandırdı.
‘‘Bizler Eğitim-Bir-Sen olarak, insanlığa müjde olacak yeni bir medeniyet idealinin, annelerimizin duaları, bize aşıladıkları duyguları, geleceğe hazırlayan maharetli elleriyle inşa edilebileceğine inanıyoruz’’.
‘‘Bize şefkatiyle yön, desteğiyle güç veren tüm annelerimizin Anneler Günü’nü kutluyor, kendilerine sağlık ve mutluluk diliyor, şükranlarımızı sunuyoruz’’.