10 yılı aşkın süreyle profesyonelce editörlük ve hızlı okuma eğitmenliği yapan, son 4-5 yıldır bu meziyetlerine gazetecilik ve köşe yazarlığını da ekleyen Aysel AKKANAT, edebiyat dünyasında olmaya emin adımlarla devam ediyor.
UHA HABER MERKEZİ -
Daha önce, deneme ve öykü yazılarının derlemelerinden oluşturduğu “Gardırop” kitabıyla okuyucularıyla buluşan Aysel Akkanat, uğraş alanı hızlı okuma eğitmenliği çerçevesinde çocuk ve yetişkin gruplar için bir yıldır hazırlandığı ve sürdürdüğü çalışmalar sonucunda, iki yeni eser/yapıt ile tekrardan okuyucularının karşısında olmanın mutluluğunu yaşamakta.
Daha önce çeşitli gazetelerde ve dergilerde yayımladığı öykülerinin ve denemelerinin toparlanarak gözden geçirilmesi vesilesiyle “Gardırop” kitabıyla hüsnü kabul ile karşılanan Aysel Akkanat, bir diğer uğraş alanı olan “hızlı okuma eğitmenliğinin” senelere varan tecrübesinden faydalanmak, daha fazla çocuğa ve erişkin kitleye ulaşmak hedefiyle kitap sevgisinin ve okuduğunu anlamanın önemini anlattığı iki yeni eserleriyle farklı bir dünyanın penceresinden adım atma hazırlığında. Günümüzün hız ve zaman odaklı bir yaşam döngüsüne evrildiğini göz önüne aldığımızda, kitap okumanın ne kadar önemli bir eylem olduğu dikkatlerden kaçmayacaktır.
Teknolojinin her sene insan dimağlarında dumura neden olduğu bilinen bir gerçek. Bırakın bir seneyi daha 6 ay dolmadan veya aldığınız teknolojik ürünün üzerinden 6 ay geçmeden hem teknolojik ürünler hem de teknoloji bazlı hayat çok hızlı değişiyor. Bu bağlamda, hayat koşuşturmacası ve yaşam içinde tamamlanması gereken rutinler ve en önemlisi “zaman” denen en büyük servetin modern dönem insanının zorunlulukları karşısında yetersiz kalması, insanları zaman ve mekân ile “boş zaman etkinlikleri” bağlamında birçok çıkmaz ve yoksunluklarla baş başa bırakıyor.
Bildiğiniz gibi Türkiye’de kitap ve gazete okuma alışkanlığı üzerine döndürülen tevatürlerin biri bin paradır. Türk Milletinin okumayı çok sevmediği öne sürülür. İşte böyle bir algının kırılmasının ve zaman zorluklarıyla baş etmenin en etkin yöntemi, okuma hususunda dahi zamandan en etkin biçimde faydalanmaktır. Hızlı okuma eğitimleri ülkemizde son yıllarda epeyce popüler olmaya başlayan bir faaliyet alanı oldu. Belirttiğimiz üzere, zaman yokluğunun ardına sığınılmasının üstesinden ancak, okumaya niyetlendiğimiz bir kitabı, etkin bir okuma metoduyla okuduğumuzda bu bahsettiğimiz çeldiricilerden de kurtulmuş oluyoruz. Aysel AKKANAT, yılların verdiği meslekî deneyimlerinden yola çıkarak hem çocuk gruplarına hem de hâlâ içlerinde o nahif çocuksuluğu barındıran yetişkinlere, okumanın mümkün olduğunu, yazdığı çocuk kitaplarında göstermekte.
Yazın hayatında emin adımlarla varolmaya devam eden yazarımız, bu iki çocuk neşriyatında, dönemin bir gerçeği teknoloji ve internet bazlı hayatla diğer faaliyetlerin de atbaşı sürdürülebileceğini anlatmakta. Zamanımızın çocuk ve gençlerinin kendilerini sosyal medyadan alamadıkları göz önüne alındığında, “her şeye rağmen”, kitap sevgisini ve kitap okumayı kendine dava edinen “cesur yürekli insanların” olması biz diğer insanlar adına da büyük bir umut ve ümit vesilesi.
“Çok gezenin mi çok okuyanın mı bilmiş” olduğu geyiklerinin hâlen bir araya gelinen cemiyetlerde bir vesileyle de olsa ikrar edilmesi ve her iki eylemin farklı bir ruh ve beden dinginliği, motivasyonu ve özellikle ekonomik imkânları birleştirmesi hakikati her daim belleklerimizden uzak tutulmadığında, daha sağlıklı çıkarımlar yapmak mümkündür. Entelektüel mânâda “kendini gerçekleştirmenin” en iyi yolu kanımızca sınırları olmayan kitapların evreninde dolaşmaktır.
Aysel AKKANAT, okumayı sevdirme aşkıyla ve okumanın bir dert değil bir haz olduğu anlayışıyla;
“KENDİNİ KEŞFET”,
“YAŞAMINA YÖN VER”,
Nihayetinde “Okumak Güzel Şey Be Arkadaşlar” cümleleriyle özetlenebilecek okuma ve yazma serüveninde yazdığı bu iki çocuk kitabında- kendindeki çocuksuluğu öldürmeyen erişkinler için de- okumanın erdemini ve dengeli bir yaşamın saklanmamış, bilakis apaçık ortada duran hakikatlerini yine yeniden okuyuculara göstermekte. Çünkü bazen tüm çıplaklığıyla ve gerçekliğiyle bir şeyin ortada durması veya insanların zihinlerine hitap etmesi yetmez. Yılmaz ve umutvâr güzel yürekli insanların yorulmadan, üşenmeden, istikâmetinden taviz vermeden yola revan olmaya devam etmesi gerekir; ta ki menzil olabildiğince daha fazla kişiye kitap okumanın eziyet değil zevk veren, okunduğunda da kişiye ruhsal kazanımlar sağlayacak bir etkinlik olduğu “Anlayışının” kazandırılması menzilidir.
Aysel Hanım’a çıktığı bu meşakkatli yolculukta başarılar diliyoruz. Aysel AKKANAT’IN eserleri yayıncılık dünyasına yeni adım atan UNİ YAYINEVİ tarafından basılacak. Bu vesileyle de UNİ YAYINEVİNİN yazın dünyasında uzun soluklu bir varlık göstererek, farkındalık düzeyleri yüksek eserleri okuyucusuyla buluşturmasını bekleyeceğiz.
10 yılı aşkın süreyle profesyonelce editörlük ve hızlı okuma eğitmenliği yapan, son 4-5 yıldır bu meziyetlerine gazetecilik ve köşe yazarlığını da ekleyen Aysel AKKANAT, edebiyat dünyasında olmaya emin adımlarla devam ediyor. Daha önce, deneme ve öykü yazılarının derlemelerinden oluşturduğu “Gardırop” kitabıyla okuyucularıyla buluşan Aysel Akkanat, uğraş alanı hızlı okuma eğitmenliği çerçevesinde çocuk ve yetişkin gruplar için bir yıldır hazırlandığı ve sürdürdüğü çalışmalar sonucunda, iki yeni eser/yapıt ile tekrardan okuyucularının karşısında olmanın mutluluğunu yaşamakta.
Daha önce çeşitli gazetelerde ve dergilerde yayımladığı öykülerinin ve denemelerinin toparlanarak gözden geçirilmesi vesilesiyle “Gardırop” kitabıyla hüsnü kabul ile karşılanan Aysel Akkanat, bir diğer uğraş alanı olan “hızlı okuma eğitmenliğinin” senelere varan tecrübesinden faydalanmak, daha fazla çocuğa ve erişkin kitleye ulaşmak hedefiyle kitap sevgisinin ve okuduğunu anlamanın önemini anlattığı iki yeni eserleriyle farklı bir dünyanın penceresinden adım atma hazırlığında. Günümüzün hız ve zaman odaklı bir yaşam döngüsüne evrildiğini göz önüne aldığımızda, kitap okumanın ne kadar önemli bir eylem olduğu dikkatlerden kaçmayacaktır.
Teknolojinin her sene insan dimağlarında dumura neden olduğu bilinen bir gerçek. Bırakın bir seneyi daha 6 ay dolmadan veya aldığınız teknolojik ürünün üzerinden 6 ay geçmeden hem teknolojik ürünler hem de teknoloji bazlı hayat çok hızlı değişiyor. Bu bağlamda, hayat koşuşturmacası ve yaşam içinde tamamlanması gereken rutinler ve en önemlisi “zaman” denen en büyük servetin modern dönem insanının zorunlulukları karşısında yetersiz kalması, insanları zaman ve mekân ile “boş zaman etkinlikleri” bağlamında birçok çıkmaz ve yoksunluklarla baş başa bırakıyor.
Bildiğiniz gibi Türkiye’de kitap ve gazete okuma alışkanlığı üzerine döndürülen tevatürlerin biri bin paradır. Türk Milletinin okumayı çok sevmediği öne sürülür. İşte böyle bir algının kırılmasının ve zaman zorluklarıyla baş etmenin en etkin yöntemi, okuma hususunda dahi zamandan en etkin biçimde faydalanmaktır. Hızlı okuma eğitimleri ülkemizde son yıllarda epeyce popüler olmaya başlayan bir faaliyet alanı oldu. Belirttiğimiz üzere, zaman yokluğunun ardına sığınılmasının üstesinden ancak, okumaya niyetlendiğimiz bir kitabı, etkin bir okuma metoduyla okuduğumuzda bu bahsettiğimiz çeldiricilerden de kurtulmuş oluyoruz. Aysel AKKANAT, yılların verdiği meslekî deneyimlerinden yola çıkarak hem çocuk gruplarına hem de hâlâ içlerinde o nahif çocuksuluğu barındıran yetişkinlere, okumanın mümkün olduğunu, yazdığı çocuk kitaplarında göstermekte.
Yazın hayatında emin adımlarla varolmaya devam eden yazarımız, bu iki çocuk neşriyatında, dönemin bir gerçeği teknoloji ve internet bazlı hayatla diğer faaliyetlerin de atbaşı sürdürülebileceğini anlatmakta. Zamanımızın çocuk ve gençlerinin kendilerini sosyal medyadan alamadıkları göz önüne alındığında, “her şeye rağmen”, kitap sevgisini ve kitap okumayı kendine dava edinen “cesur yürekli insanların” olması biz diğer insanlar adına da büyük bir umut ve ümit vesilesi.
“Çok gezenin mi çok okuyanın mı bilmiş” olduğu geyiklerinin hâlen bir araya gelinen cemiyetlerde bir vesileyle de olsa ikrar edilmesi ve her iki eylemin farklı bir ruh ve beden dinginliği, motivasyonu ve özellikle ekonomik imkânları birleştirmesi hakikati her daim belleklerimizden uzak tutulmadığında, daha sağlıklı çıkarımlar yapmak mümkündür. Entelektüel mânâda “kendini gerçekleştirmenin” en iyi yolu kanımızca sınırları olmayan kitapların evreninde dolaşmaktır.
Aysel AKKANAT, okumayı sevdirme aşkıyla ve okumanın bir dert değil bir haz olduğu anlayışıyla;
“KENDİNİ KEŞFET”,
“YAŞAMINA YÖN VER”,
Nihayetinde “Okumak Güzel Şey Be Arkadaşlar” cümleleriyle özetlenebilecek okuma ve yazma serüveninde yazdığı bu iki çocuk kitabında- kendindeki çocuksuluğu öldürmeyen erişkinler için de- okumanın erdemini ve dengeli bir yaşamın saklanmamış, bilakis apaçık ortada duran hakikatlerini yine yeniden okuyuculara göstermekte. Çünkü bazen tüm çıplaklığıyla ve gerçekliğiyle bir şeyin ortada durması veya insanların zihinlerine hitap etmesi yetmez. Yılmaz ve umutvâr güzel yürekli insanların yorulmadan, üşenmeden, istikâmetinden taviz vermeden yola revan olmaya devam etmesi gerekir; ta ki menzil olabildiğince daha fazla kişiye kitap okumanın eziyet değil zevk veren, okunduğunda da kişiye ruhsal kazanımlar sağlayacak bir etkinlik olduğu “Anlayışının” kazandırılması menzilidir.
Aysel Hanım’a çıktığı bu meşakkatli yolculukta başarılar diliyoruz. Aysel AKKANAT’IN eserleri yayıncılık dünyasına yeni adım atan UNİ YAYINEVİ tarafından basılacak. Bu vesileyle de UNİ YAYINEVİNİN yazın dünyasında uzun soluklu bir varlık göstererek, farkındalık düzeyleri yüksek eserleri okuyucusuyla buluşturmasını bekleyeceğiz.
Haber: ÜMİT ALBAYRAK
