Deprem sonrası umutla yerleşilen TOKİ konutlarında vatandaş şimdi yeni bir mağduriyet yaşıyor: Yönetim zulmü. Daha evine girmeden cep telefonuna borç mesajı gelen yurttaşlar, “Biz kimin borcunu ödüyoruz?” diye isyan ediyor.
Yerleşmeden Aidat Talebi: Bu Hukuki mi?
Adıyaman başta olmak üzere birçok şehirde TOKİ konutlarına yerleşmeye hazırlanan vatandaşlara, henüz anahtarlarını bile teslim almadan aidat borçları bildiriliyor. Ortada ne bir yönetim tanıtımı var, ne toplantı yapıldı, ne de ortak gider açıklaması.
Sadece bir mesaj:
"Sayın daire sakini, aidat borcunuz 10.000 TL Aşan ücreti Ödemezseniz icra takibi başlatılacaktır."
Kanun Ne Diyor, TOKİ Ne Yapıyor?
Bu uygulama, doğrudan hukuka aykırı.
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 34. maddesi açıkça diyor ki:
“Kat malikleri, ana gayrimenkulün yönetimini aralarından seçecekleri bir yönetici veya yönetim kurulu eliyle yürütür.”
Yani dışarıdan, maliklerin rızası olmadan atanan herhangi bir yönetim yasa dışıdır.
Yine aynı kanunun 37. maddesine göre:
“Yönetici, yıllık bir işletme projesi hazırlamakla yükümlüdür. Bu projede tahmini giderler, her bağımsız bölümün aidat miktarı, personel giderleri gibi tüm kalemler açıkça belirtilmeli ve kat maliklerinin onayına sunulmalıdır.”
Ancak TOKİ konutlarında ne böyle bir işletme projesi var, ne mali tablo, ne de kat maliklerine sunulmuş herhangi bir onay belgesi.
Vatandaş Hakkını Bilmiyor, Yönetimler Keyfî
Evine yerleşmeden borçlandırılan vatandaş hem şaşkın hem öfkeli:
“Bize aidat gönderiyorlar ama neye göre, kime göre belli değil. Ortak alanlar kullanılmıyor, hizmet yok ama fatura var.”
İddialara göre bazı yönetimler makbuzsuz tahsilat yapıyor. Bu ise Türk Ceza Kanunu’na göre açıkça usulsüz tahsilat ve belgesiz gelir elde etmekten suç teşkil edebilir.
Yetkililere Açık Çağrı: Bu Hukuksuzluğa Dur Deyin!
TOKİ, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, valilikler ve belediyeler bu konuda derhal harekete geçmelidir:
Kat maliklerinin iradesiyle yönetim seçimi yapılmalıdır.
Yıllık gider tabloları ilan edilmelidir.
Henüz yerleşilmeyen konutlardan aidat alınması uygulaması son bulmalıdır.
Her tahsilat makbuzla yapılmalı, açıklanabilir olmalıdır.
Bu Kent Zaten Yıkıldı, Şimdi de İrade Yıkımı Yaşanıyor
Depremin harabeye çevirdiği şehirlerde TOKİ konutları bir umut olmuştu. Ancak şimdi bu umut, keyfî ve yasadışı yönetimlerle yeniden sarsılıyor. Vatandaş sadece bir ev değil, aynı zamanda saygı, adalet ve şeffaflık istiyor.
Bu haber, bir şikâyetin değil;
hukukun, vicdanın ve halk iradesinin sesidir!