Depresyon vakaları endişe verici şekilde artıyor!

Depresyon vakaları endişe verici şekilde artıyor!

Depresyon vakaları endişe verici şekilde artıyor!
SAĞLIK 19.01.2025 17:16:21 273 0

Depresyon, bireylerin kendini psikolojik olarak iyi hissetmediği, çok uzun süreler devam edebilen ve günlük hayatı etkileyen ruhsal bir bozukluktur. Bu psikolojik rahatsızlığın birey üzerine bıraktığı etkileri ve tedavi sürecini Dr. Öğr. Üyesi Davut Genç önemli yerlere değinerek detaylandırdı.

İSTANBUL (İGFA) - Depresyonun belirtileri çok çeşitlidir ve her kişide farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Sürekli bir üzüntü, boşluk ya da umutsuzluk hissi en belirgin belirtilerden biridir. Bu duyguların yanında, bireyin daha önce keyif aldığı aktivitelere karşı ilgisini kaybetmesi de yaygındır. Fiziksel belirtiler arasında enerji eksikliği, sürekli yorgunluk, uyku düzeninde bozulmalar (uykusuzluk veya aşırı uyuma), iştah değişiklikleri (aşırı yeme veya iştahsızlık) ve buna bağlı olarak kilo değişiklikleri bulunur. Ayrıca, baş ağrıları ve sindirim sorunları gibi açıklanamayan fiziksel şikayetler de depresyon belirtileri arasında yer alabilir. Zihinsel belirtiler de oldukça önemlidir; kişi konsantrasyon zorluğu, karar verme güçlüğü, geleceğe dair karamsarlık ve umutsuzluk hissedebilir. En ciddi belirtilerden biri ise ölüm ya da intihar düşünceleridir. Bu tür düşünceler, depresyonun ciddiyetini ve aciliyetini gösterir ve mutlaka dikkate alınmalıdır.

‘Ailede Depresyon Görülmesi Bireyi Daha Da Etkilemekte’

Depresyonun tek bir nedeni yoktur ve genellikle birden fazla faktörün birleşimi sonucunda ortaya çıkar. Biyolojik, psikolojik ve çevresel etkenlerin etkileşimi, depresyonun oluşumunda önemli rol oynar. Genetik yatkınlık, depresyonun biyolojik nedenleri arasında sayılır; ailesinde depresyon öyküsü olan bireylerde bu rahatsızlığın görülme riski daha yüksektir. Beyindeki kimyasal dengesizlikler (serotonin, norepinefrin ve dopamin) de depresyon riskini artırabilir. Psikolojik ve sosyal etkenler de depresyonun nedenleri arasında önemli yer tutar. Travmatik yaşam olayları, sevilen birinin kaybı, iş kaybı, ekonomik zorluklar veya ciddi hastalıklar gibi durumlar depresyon riskini artırabilir. Çocuklukta yaşanan travmalar ve kötüye kullanım da depresyonun gelişiminde rol oynayabilir. Sosyal izolasyon ve yalnızlık bu durumu daha da kötüleştirebilir. Ayrıca, sürekli olumsuz düşünceler ve düşük özgüven, depresyonun ortaya çıkmasını tetikleyebilir.

‘Tedavisi Kişiye Özel Olmalı’

Depresyon tedavisinde erken müdahale ve kişiye özel tedavi planları oldukça önemlidir. Psikoterapi, depresyon tedavisinde yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir. Antidepresanlar, depresyon tedavisinde sıkça kullanılan bir başka yöntemdir. Beyindeki kimyasal dengesizlikleri düzeltmeye yardımcı olan bu ilaçlar, genellikle birkaç hafta içinde etkilerini göstermeye başlar. Ancak, antidepresanlarla ilgili toplumda yaygın bazı önyargılar bulunmaktadır. Örneğin, birçok kişi antidepresanların bağımlılık yapıcı olduğunu düşünür. Oysa ki, antidepresanlar, doğru kullanıldığında bağımlılık yapmazlar. Bir başka önyargı ise antidepresanların kişiliği değiştirdiği yönündedir. Gerçekte, antidepresanlar depresyon belirtilerini hafifletmeye yardımcı olur ve kişinin kendisini daha iyi hissetmesini sağlar, kişiliğini değiştirmezler. Bazı kişiler de antidepresanların etkisiz olduğunu ya da sadece bir "plasebo" etkisi yarattığını düşünür. Ancak, birçok bilimsel araştırma, antidepresanların depresyon tedavisinde etkili olduğunu kanıtlamıştır. Bu ilaçlar, depresyonun biyokimyasal bileşenlerini hedef alarak, kişinin günlük işlevlerini geri kazanmasına yardımcı olabilir.

Meditasyon, Yoga Ve Nefes Egzersizleri Depresyona İyi Geliyor

Yaşam tarzı değişiklikleri de depresyon belirtilerini hafifletebilir. Düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme ve yeterli uyku, depresyonun etkilerini azaltmada önemli rol oynar. Alkol ve madde kullanımından kaçınmak da tedavi sürecini destekler. Stresi azaltma teknikleri arasında meditasyon, yoga ve nefes egzersizleri sayılabilir. 

‘Profesyonel Yardım En Önemli İlk Adım’

Depresyon belirtileri gösteren kişilerin bir sağlık profesyoneline başvurmaları önemlidir. Erken teşhis ve tedavi, depresyonun etkilerini minimize edebilir ve kişinin yaşam kalitesini artırabilir. Destek aramaktan çekinmeyin; depresyon tedavi edilebilir bir durumdur ve profesyonel yardım almak bu sürecin en önemli adımıdır. Unutmayın, yalnız değilsiniz ve yardım istemek güçsüzlük değil, aksine önemli bir adımdır. Kendi sağlığınıza ve iyiliğinize değer verin; gerekli desteği arayarak daha iyi bir yaşam kalitesine ulaşabilirsiniz.

Haber Kaynak : igf

İlginizi Çekebilir

Akıllı telefon ve bilgisayar kullanımı boyun sağlığını tehdit ediyor

Ankara'da yerli otomatik şok cihazları (OED) devrede

Aile Hekimleri: Artık tükeniyoruz! Saçma yönetmeliği geri çekin

GEN, alzheimer ve diğer nörodejeneratif hastalıklar için geliştirilen SUL-238’in Faz 1 klinik çalışmasından elde edilen yeni olumlu sonuçları açıkladı

Doç. Dr. Mustafa Tanrıverdi: “HIV, Tüm Yaş Gruplarında Enfeksiyona Neden Olan Bir Virüstür”

Doç. Dr. İshak Şan: Kahta Devlet Hastanesi Anjiyo Ünitesi’nde Sona Gelindi

Doç. Dr. İshak Şan: Adıyaman’a 10 Yeni Ambulans Kazandırıldı

“Pankreas Kanseri Erken Belirti Vermiyor, Bu Yüzden Geç Teşhis Ediliyor”

SUT değişiklikleri Resmi Gazete'de... İlaç farkları, estetik ödemeler ve evde bakım kurallarına ayar

SGK'dan 15 ilaca geri ödeme müjdesi... Kanser tedavisi ve kronik hastalıklarda erişim kolaylaşacak

Koruyucu sağlığa ayrılan pay yetersiz, aile hekimleri zorda

No Touch Lazer ile Gözlüksüz Hayata Temassız Geçiş

Dünya Diyabet Günü’nde tarama seferberliği

Soğuk Havalarla Birlikte Akciğer Enfeksiyonlarına Dikkat!

16 bin 400 hasta immünoterapi ilaçlarından yararlandı