Eski Bakan Faruk Çelik savaşı başlattı mı, sahaya mı indi? Medyanın “beslemeleri” diye kime gönderme yaptı?
Eski Bakan Faruk Çelik Bursa medyasından köşe yazarları ile bir araya geldi. Gündeme dair önemli açıklamalarda bulunan Eski Bakan Çelik, Cumhurbaşkanı, İçişleri Bakanı ve Mustafa Bozbey ile kendisi hakkında yazılanlardan siyasi olarak hangi tarafta olduğuna kadar, Alaçam'daki bağ evinden yerel medyanın 'beslemeleri' diye tabir ettiklerine kadar pek çok konuyu ele aldı.
HABER MERKEZİ / BURSADA BUGÜN
BURSA (İGFA) - Bursa medyasından köşe yazarları ile buluşan Eski Bakan Faruk Çelik gündeme dair önemli açıklamalar yaptı. Faruk Çelik’in basın toplantısı, “savaşı başlattı”, “sahaya indi” şeklinde yorumlandı.
Faruk Çelik'in açıklamaları şöyle;
Ülke gündemi ile ilgili bundan sonraki süreçte daha sık bir araya geleceğiz. Medyada, demokrasinin en önemli ayaklarından olan yerel medyanın desteklenmesi ve yaşatılması son derece önemlidir. Fakat geneliyle de yereliyle de medyada basın meslek ilkelerinin 3'üncü ve 4'ncü maddelerini hepinizin dikkatle okumasının yararlı olacağı düşüncesine sahibim. Bu çerçevede hareket eden medya anlayışı olmazsa olmaz bir medya anlayışıdır. Ahlak ve eleştiri ötesinde iftira atan, menfaat sağlamak için kendi tabirimle 'besleme' yürütülen medya anlayışı kesinlikle olmamalıdır. Ne siyaset ne de basın böyle bir anlayışa sahip olmasın ki; hükümet sosyal medya düzenlemesi yapmak zorunda kalmasın. Hükümet bu düzenlemeyi neden yaptı diye soracak olursanız; ben her kesimden dinliyorum. Sağcı, solcu gibi ayrım yapmadan dinliyorum. Rasgele, mesnetsiz değerlendirmeler yapılıyor. Bunun adı da gazetecilik oluyor. Bu gazetecilik olduğu sürece ve hesap vermeyen siyaset olduğu sürece Türkiye'de işleri rayına koymanın mümkün olmadığı kanaati içerisindeyim. Özetle; Bursa'da da sayıları az olsa dahi bu işle meşgul olanlar var. Kaynak belirtmeden, delil sunmadan iftirayı meslek haline getirmiş ve bunu da meslek haline getirmiş kişiler var. 'Al parayı, yaz bunu.' Bunun adı beslemedir. Eleştiriyi sonuna kadar yapın. Görev yaptığım süreler boyunca yerel basına çok konuştum. Eleştirdiği için bir kez bile mahkemeye verdiğim gazeteci yoktur. Eleştirirseniz hız alırsınız. Her zaman söylüyorum. Medya bu konuda özgür olmalıdır. Eleştirilerini hür yapmalıdır. Fakat itibar suikastı yapmamalı ve iftira atmamalıdır.
"CUMHURBAŞKANI İLE 40 SENEDİR TOKALAŞIYORUM"
Sürekli İçişleri Bakanı olacağıma dair yazılıp çiziliyor. Sanki Ankara'da karargah kurup Süleyman Bey ile atışmaya başladığıma dair haberler üretiliyor. Yapmayın arkadaşlar. Uzun yıllar kabinede beraber çalıştığım Süleyman Bey ile hakkımda ne olduğu belirsiz, asparagas haberler türüyor. 21 Eylül'de Süleyman Bey bana, yapılan haberlerle ilgili, düzenbazlıklarla ilgili kimin yaptığını ortaya çıkarmasını istediğime dair mesaj attım. Kendisi de bana; böyle şeyleri artık umursamadığını, böyle şeylerin kendisini yıprattığını ve mutlulukta verdiğini yazdı. Akabinde Alevi Çalıştay'ı yapıldı. Kendisi beni davet etti. Sonrasında da görüştük. Geçenlerde Yusufeli'ye 4 bakan ve Cumhurbaşkanımız ile beraber gittik. 5'imiz oradaydık ve Cumhurbaşkanımızın karşısına oturdum. Birçok şeyi orada konuştuk. 'Elini tutmadı, gözüne bakmadı' gibi şeyler yazılıyor. Bursa'da kaliteyi düşürmeyin. Geyik yapmayın. İşlerinizi geyiğe düşürmeyin. Cumhurbaşkanı ile 40 senedir tokalaşıyorum. 1 kere de tokalaşmayayım ne olacak yani? Lütfen bireysel anlamayın. Hedef gözetmiyorum. Yapmayın diye söylüyorum.
Ben siyasette AK Parti'nin başarılı olması noktasındayım. Bir önceki belediye seçimlerinde görevim yokken 15 gün öncesinden beni Cumhurbaşkanı arayıp, '2 puan gerideyiz Bursa'da. Sen hala evde oturuyorsun' dedi. Bana program verin, gideyim. 15 gün boyunca herkesin ayağına gittim. Kapı kapı koşturdum. 2023'te Recep Tayyip Erdoğan'ın seçimi büyük bir başarı göstererek, finali çok iyi yapması tarafındayım. Türkiye'ye aksaklıkla, eksiklikle, artısıyla, çok büyük hizmetler yaptı.
2023'te aday olup olmadığıma dair sorular soruluyor. Belediye seçimlerinde aday olacakmıymışım. Bunu soranlar siyasetten anlamıyor. AK Parti içindeyse de partiyle alakası yok demektir. Çünkü 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimleri var en önemli nokta orası. O seçimden sonra neyin doğru olacağı konuşulur. Siz 2023 seçimlerini alamazsanız neyi alacaksınız?
“MUSTAFA BOZBEY İLE 4-5 KEZ GÖRÜŞTÜM”
Mustafa Bozbey ile çok gezdiğim konuşuluyor. Kendisi benim partimin rakibi. Ömrümde 4-5 kere bir araya geldiğim olmuştur. 1-2 kere bakanlığım döneminde ziyaretime geldiği de oldu. Etkinliklerde merhabalaştığımız oluyor. Ne var ki bunda? Ankara'da da hiç tahmin etmediğiniz isimlerle de görüşüyorum. Herkesle irtibatımız var.
Ruhsatlı Bağ Evi Açıklaması
Tarım Bakanlığı 5 dönüm üzerindeki alanlara bağ evi ruhsatı veriyor. Aldığımız bağ evi ruhsatıdır. 75'er metrekareden 2 katlı 150 metrekare bağ evi, 70 metrekare depo ruhsatı var. Niyetimiz dahi yokken ev sahibi olmuş olduk. Kestel Belediyesi'nden arkadaş ruhsat verirsem devletin size torpil yaptığını yazarlar. Halbuki bu benim hakkım. O zaman belediyeden bu işi yapmayıp Tarım İl Müdürlüğü 6900 metrekare alana ruhsatımı aldım. Bu herkese açık bir hak. 5 dönüm üzerinde yeriniz varsa Tarım İl Müdürlüğü, belediye, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nden birine gidip hakkınızı alabiliyorsunuz. Ama işin merkezi Tarım İl Müdürlüğü'dür. Aylarca yazdınız. Amacınız Faruk Çelik lekelensin. Ben Bursa'ya ne zarar verdim? Çalışmıyor muydum, sorun mu çözmüyordum, milletle samimi değil miydim? Büyükşehir Belediyesi için en büyük desteği ben verdim. İlçe başkanı, il başkanı istesin en büyük desteği ben veririm. İnşaat ustasının oğlu gelmiş, 11 sene bakanlık yapmış. Ben istediğim için olmadı bunlar, tamamen nasip. Ben öyle düşünüyorum. Mehmet Ülger Bey darbeden sonra aday olmuşta olmuş. En sonunda genel başkan adayı olmuş. Hiçbirine seçilememiş. Yani isteseniz de olmuyor. Nasip işi bu işler. Bursa'da da örnekleri var.
Bir mutfakla 12 metrekare ev var. Görseniz utanırsınız. Sözcü Gazetesi bunu villa diye lanse etmiş. Uludağ'daki otellerle kıyaslanmış. Bu bina ruhsatlıdır. Gidip görebilirsiniz.