Felçli kadınlar da cinsel olarak aktif olabilir

Felçli kadınlar da cinsel olarak aktif olabilir

Felçli kadınlar da cinsel olarak aktif olabilir
SAĞLIK 9.03.2025 15:05:17 315 0

Felç, kadınlığın ve cinsel kimliğin kaybolduğu anlamına gelmez. Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Çorum, felçli kadınların da cinsel olarak aktif olabileceğini ve hatta anne olabileceklerini söyledi.

İSTANBUL (İGFA) - Toplumda, felç geçiren bireylerin aseksüel olduğu yönünde yanlış bir algı bulunuyor. Engelli kadınlar, bu yanlış bakış açısı ve iletişimin de etkisiyle düşük özgüven, düşük özsaygı sonucu, sosyo-seksüel adaptasyonla ilgili daha fazla sorun yaşıyor.

İnsanlar, engelli insanların aslında hamile kalabileceğini, çocuk sahibi olabileceğini ve çok başarılı ebeveynler olabileceğini anlamıyor.  

Felçli olmanın, cinselliğin kişiden alındığı anlamına gelmediğini ve felçli kadınların kadınlıklarının tadını çıkarabildiklerini belirten Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Çorum, “Felç geçiren kişiler cinsel olarak aktif olabilir ve seksten zevk alabilirler. Ayrıca çocuk sahibi olabilirler. Cinselliği ve doğurganlığı yönetmeyi amaçlayan terapiler ve tedaviler, vücudunuzdaki değişikliklere uyum sağlamanıza yardımcı olabilir” diyor.  

“FELÇLİLER ASEKSÜEL DEĞİLDİR”  

Doç. Dr. Mustafa Çorum, felç sonrası kadınlarda seks hayatı hakkında yaptığı değerlendirmelerde, felcin kişinin hayatının birçok yönünü etkileyen travmatik bir olay olduğunu, bu yönlerden biri de cinsel işlev olduğunu kaydetti.

"Kadınlar felç kaldıktan sonra tekrar seks yapıp yapamayacaklarını, bir partner bulup bulamayacaklarını ya da partnerlerinin kendileriyle kalıp kalmayacağını, çocuk sahibi olmanın mümkün olup olmadığını merak ediyorlar" diyen Doç. Dr. Çorum, "Elbette, felç bir kadının cinselliğini etkiler, buna fiziksel işlev, duyum ve tepkideki değişiklikler de dahildir. Öz imaj sarsılabilir. Ancak cinsellik felçten sonra ortadan kalkmaz.  Felç, bir kadının libidosunu, çocuk sahibi olma yeteneğini etkilemez. Ayrıca felçli kadınlarda cinsellik, erkeklere göre daha az etkilenir.  Engelli olmayan bir kadına göre, görece daha pasif olsa bile bir kadının cinsel rolünü benimsemesi fiziksel olarak daha kolaydır.  Felç kişiyi fiziksel, bilişsel ve duygusal olarak değiştirebilir, ancak bireylerin aseksüel oldukları veya artık herhangi bir cinsel yakınlığa ihtiyaç duymayacakları düşüncesi yanlış bir kanıdır. Cinsel işlevlerinin ve cinsel yaşamlarının çeşitli yönleri yaralanmadan olumsuz etkilenmiş olsa da çoğu kadın cinsel olarak aktif olmaya devam eder. Seks hâlâ hayatlarının önemli bir parçasıdır" diye konuştu.

Kadın, erkek, ileri yaşta ya da genç felç hastalarında, yeni teknolojileri kullanarak uygulanan başarılı tedaviler, felçliler için her yönden umut ışığı olmaya devam ettiğini kaydeden Doç. Dr. Mustafa Çorum ve ekibinin uyguladığı robotik yöntemlerle yalnızca yakın zamanda felç kalmış hastaların değil, 10–15 yıldan fazla süredir felçli olarak yaşayan kronik felçlilerin de ayağa kalkabilmesi mümkün olduğunu söyledi.

Haber Kaynak : igf

İlginizi Çekebilir

Ankara'da yerli otomatik şok cihazları (OED) devrede

Aile Hekimleri: Artık tükeniyoruz! Saçma yönetmeliği geri çekin

GEN, alzheimer ve diğer nörodejeneratif hastalıklar için geliştirilen SUL-238’in Faz 1 klinik çalışmasından elde edilen yeni olumlu sonuçları açıkladı

Doç. Dr. Mustafa Tanrıverdi: “HIV, Tüm Yaş Gruplarında Enfeksiyona Neden Olan Bir Virüstür”

Doç. Dr. İshak Şan: Kahta Devlet Hastanesi Anjiyo Ünitesi’nde Sona Gelindi

Doç. Dr. İshak Şan: Adıyaman’a 10 Yeni Ambulans Kazandırıldı

“Pankreas Kanseri Erken Belirti Vermiyor, Bu Yüzden Geç Teşhis Ediliyor”

SUT değişiklikleri Resmi Gazete'de... İlaç farkları, estetik ödemeler ve evde bakım kurallarına ayar

SGK'dan 15 ilaca geri ödeme müjdesi... Kanser tedavisi ve kronik hastalıklarda erişim kolaylaşacak

Koruyucu sağlığa ayrılan pay yetersiz, aile hekimleri zorda

No Touch Lazer ile Gözlüksüz Hayata Temassız Geçiş

Dünya Diyabet Günü’nde tarama seferberliği

Soğuk Havalarla Birlikte Akciğer Enfeksiyonlarına Dikkat!

16 bin 400 hasta immünoterapi ilaçlarından yararlandı

Uzm. Dr. Orhan Özdemir: Organ Bağışı, Yeni Bir Yaşamın Filizlenmesidir