Bugün 4 Şubat Dünya Kanser Günü. Kızılderililerin şifalı meyvesi aronya, başta meme ve kolon olmak üzere kanseri önlemedeki etkinliğiyle dikkat çekiyor.
Düzenli kullanımda bağışıklığı güçlendiren, vücut için adeta sağlık kalkanı olarak görev yapan ‘süper meyve’ olumlu etkileriyle Türkiye’de de büyük ilgi görmeye başladı.
Her yıl kansere bağlı 8.8 milyon ölüm gerçekleşmekte ve önümüzdeki 10 yıl içerisinde bu sayının yılda 14 milyona yükselmesi bekleniyor. Kanserin önlenmesi konusunda yeterli miktarda meyve ve sebze ile lifli gıda tüketimi büyük önem taşıyor. Bu meyvelerin başında ise aronya geliyor. 4 Şubat Dünya Kanser Günü kapsamında Eczacı Mehmet Müderrisoğlu aronyanın faydalarına dikkat çekerek “Türkiye de yetişen yeni bir bitki aronya çok yüksek antioksidana sahip olması nedeniyle kanseri önlemede oldukça etkin. Bu dünyanın en önemli tıp dergilerinde yayınlanarak onaylanmaktadır. Özellikle meme ve kolon kanserlerinde olduğu kadar genel diğer kanserlerde fonksiyonel gıda takviyesi olarak başarılı olmakta. Sofralarımızda meyve olarak, salatalarımızda sirke, kahvaltılarımızda ballı karışımı, marmelatı, özütü, konsantresi, kahve, çayı, meyve kurusu, kreması ve çocuklar için suyu ve çikolatası ile tüketilebilecek, tüketildikçe bağışıklığımızı güçlendirecek bir meyve” dedi
Her derde deva
Aronya hakkında bilgi veren Dr. Aronia Kurucusu Aylin Kalafatoğlu ise “Görünüşüyle orman meyvelerine benzeyen aronya, bağışıklığı artırıyor, enfeksiyonların tedavisinde kullanılıyor. Kansere karşı önleyici etkisiyle biliniyor. C Vitamini ve antioksidan kaynağı olan meyvenin ana vatanı ise Kuzey Amerika. 1900’lü yıllardan sonra Kuzey Amerika’dan Avrupa ve Rusya’ya uzanarak, buralara da ulaşmış. Günümüzde en büyük üreticisi ise Polonya. Ayrıca bu bitki, Kızılderililer tarafından soğuk algınlığı tedavisinde kullanılmış. Sağlığa olumlu etkileri nedeniyle de süper meyve olarak biliniyor” diye konuştu.
Sağlık kalkanı
Düzenli kullanımda bağışıklığı güçlendirdiğini kaydeden Kalafatoğlu, “Aronya vücutta sağlık kalkanı yaratıyor. Sadece antioksidan ve C vitamini değil, birçok vitamin açısından da zengin. PP, B, E ve yüksek miktarda antosiyaninler içerir. Antosiyaninlerin bulunduğu tüm meyvelerden, en yüksek antioksidan potansiyele sahip olan aronya meyveleri kanserle mücadele edenler için son derece değerli bir takviye. Vücuda çevresel koşullar nedeniyle ve sağlıksız beslenme ile giren serbest radikalleri temizleyerek hücrelerin kısa sürede yenilenmesine destek sağlar. Kronik hastalıklarla baş ederek bağışıklığı güçlendirir. Hastalıklara karşı adeta kalkan oluşturur. Buna bağlı da gelişen bazı ruhsal komplikasyonları önler. Özellikle günümüzde yaygınlaşan kronik strese karşı etkili bir meyvedir. Kandaki kolesterol seviyesini dengede tutarak damar tıkanıklığını önler. Böylece kalp krizi, yüksek tansiyon ve felç gibi ciddi rahatsızlıkları riskini azaltır. Düzenli tüketildiğinde akciğerleri ve karaciğeri temizleyerek zararlı bakterileri idrar yolu ile vücuttan atar. Bunun yanı sıra tüm sindirim sistemini de olumlu etkileyerek buralarda biriken yemek kalıntılarını temizler” ifadelerini kullandı.