“Deprem tazminatının ödenmesine, kapsam, miktar ve süre artırılarak, devam edilmelidir“
Memur-Sen Adıyaman İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Adıyaman Şube Başkanı Mehmet Demir haftalık olağan istişare toplantısında deprem bölgesinde ve dezavantajlı bölgelerdeki kamu çalışanlarının talepleri hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Toplu sözleşme sürecine, eğitim gündemine ve sendikal çalışmalara ilişkin değerlendirmelerin yapıldığı toplantıda konuşan Mehmet Demir, zorunlu çalışma yükümlülüğü öngörülen hizmet alanlarında tecrübeli öğretmenlerin çalışmasına yönelik teşviklerin sunulmasının, sosyal adaletin, fırsat ve imkân eşitliğinin bir gereği olduğunu ifade ederek, “İstihdamda güçlük çekilen bölgelerde görev yapan eğitim çalışanlarına, illerin mahrumiyet durumuna göre ilave özel hizmet tazminatı ödenmesi, hem bölgenin eğitim çalışanı açığının kapatılması hem de bölgenin zorluğuna göre eğitim çalışanının yaşadığı mağduriyeti gidermesi bakımından elzemdir” dedi.
Sözleşmeli öğretmenlik dayatmasının hukuki olmadığını dile getiren Demir, sözlerini şöyle sürdürdü: “İş güvencesini esas hedef olarak gören bir toplumsal zeminde sözleşmeli personel istihdamı türünden iş ve çalışma ilişkilerinin uzun ömürlü olmayacağı gerçeği ortadadır. Öğretmenlerin anayasal haklarını sınırlayan, aile bütünlüğünü bozan, eşleri birbirinden, çocukları da anne babalarından ayrı bırakan, öğretmeni eşi ile işi arasında tercihte bulunmaya zorlayan, öğretmenler odasında ayrımcılık oluşturan, mesleği ve öğretmenin itibarını zedeleyen sözleşmeli öğretmenlik uygulamasına son verilmelidir. Son dönem ataması yapılan ve 1 Eylül itibarıyla göreve başlayan sözleşmeli öğretmenler de kadroya geçirilmelidir. Kadroya geçen öğretmenlere, süre şartı aranmaksızın başta aile bütünlüğü başta olmak üzere mazerete bağlı yer değişikliği hakkı verilmeli, aynı eğitim kurumunda üç hizmet yılını tamamlamış olan tüm öğretmenlere isteğe bağlı yer değişikliği imkânı sağlanmalıdır.”
Otuz bir yıldır hak, emek ve özgürlük mücadelesi verdiklerini belirten Demir, “Biz, gelir dağılımında, vergide, ücrette adaletten, insan onuruna yaraşır bir çalışma hayatından; haktan, emekten ve özgürlüklerden yana olan bir sendika olarak, gelir dağılımında, vergide ve ücrette adaletin sağlanması, insan onuruna yaraşır bir çalışma hayatı için ter akıtmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
Acil çözüm bekleyen sorunlara da değinen Demir, eğitim çalışanlarının, kamu görevlilerinin unvan-yetki-sorumluluk bazlı ücretlerinin yeniden değerlendirilmesi, öğretmenlerin adil ve sürdürülebilir bir yer değişikliği mekanizmasına kavuşması, öğretmenken şube müdürlüğü kadrolarına atananlara uzman ve başöğretmenlik için başvuruda bulunma hakkı verilmesi, müfettişlerin mali haklarında artış sağlanması, eğitim çalışanlarına yönelik şiddete karşı etkin ve caydırıcı düzenleme yapılması, ek ders esaslarının yeniden düzenlenmesi, birim ücretin artması, okulların bütçe sorununun çözüme kavuşturulması, öğretmen açığının kapatılması, yardımcı hizmetler sınıfı personelinin genel idare hizmetleri sınıfına geçirilmesi, özlük haklarının iyileştirilmesi, ek göstergelerinde artışa gidilmesi, toplum vicdanında kabul görmeyen mülakatın kaldırılması, yönetici görevlendirme yönetmeliğinin değişmesi gibi konularda daha fazla zaman geçirilmeden çalışma yapılması, sorunların çözümü noktasında adım atılması gerektiğini söyledi.
Mehmet Demir, deprem bölgesinde olağanüstü şartlarda çalışanların ekonomik olarak desteklenmesi, hak ve hukuklarının gözetilmesi, mevzuattaki genel uygulamaların deprem bölgesi için çalışanlar lehine uyarlanması gerektiğini ifade ederek, “Deprem tazminatının ödenmesine, kapsam, miktar ve süre artırılarak, devam edilmelidir. Üniversite çalışanları için geliştirme ödeneğinin oran ve miktarı artırılarak en üst limiti depremin enkazından kurtulmaya çalışılan yerlere uygulanmalı, tüm çalışanlar gözetilmeli, kurumlar arası uygulama farklılıkları kaldırılmalı, fazla mesai ücreti ödenmeli, zorunlu hizmet bölgesi uygulaması kapsamında değerlendirilerek hizmet puanları en üst limite yükseltilmeli, barınmada karşılaşılan zorluklar aşılmalı, ulaşım sorunlarına çözüm üretilmelidir” dedi.
Kamu görevlilerinin yaşadığı sorunlar, deprem sonrası ortaya çıkan güçlükler ve çözüm için gerekli adımlar konusunda istişarelerin yapılması gerektiğini dile getiren Demir, zor şartlarda dimdik ayakta duran, umudu büyüten, sorunlarla örgütlü mücadele eden ve çözümleri mümkün kılan bir teşkilat olarak ellerinden gelen gayreti göstereceklerini, zorlukların üstesinden gelmek için çalışmalarını sürdüreceklerini söyledi.
Dayanışmaya en fazla ihtiyacın bulunduğu, şartların zor olduğu, depremin izlerini silmek için yoğun gayret gösterildiği bir ortamda yeni göreve başlayan eğitimcilerin sorunları ile başa çıkmada başvuracakları ilk adres olmaya devam edeceklerini kaydeden Demir, tüm deprem bölgesinin zorunlu hizmet bölgesi olması gerektiğini vurguladı.
Deprem bölgesinde hizmet puanının en üst puan olan 30 puana yükseltilmesi gerektiğini belirten Demir, “Fazla mesai uygulamasında kurumlar arası bütünlük olmalı ve olmayan kurumlarda da fazla mesai ücreti devreye alınmalıdır. Çetin şartlarda fedakârca çalışan eğitim çalışanlarının, kamu görevlilerinin sorunlarının çözülmesi, talep ve beklentilerinin gerçekleşmesi için çaba göstermeye, mücadeleye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Mehmet Demir, sözlerini şöyle tamamladı: “Memur-Sen İl Temsilciliğimizin tüm teşkilat liderlerini ve üyelerimizi deprem sonrası ortaya çıkan sorunlarla baş etme konusundaki kararlılıkları ve umudu büyüten gayretleri ve ‘İyi ki Memur-Sen var’ dedirten fedakârlıkları dolayısıyla tebrik ediyorum.”