Özdemir, Gezi Parkı eylemlerine ilişkin açıklamalarda bulunarak, olayların arkasındaki isimlerin ve kuruluşların sorumluluğunun ortaya çıkarılması gerektiğini ve eylemlere dair soru işaretlerinin giderilmesi gerektiğini söyledi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, Gezi Parkı eylemleriyle ilgili sosyal medya platformu X üzerinden açıklamalarda bulundu. Özdemir, eylemlerin arkasındaki sorumluların tam olarak ortaya çıkarılmadığını belirterek “Karanlıkta kalan isim ve kuruluşların var olan sorumluluklarını ortaya çıkarmak hukukun pek tabi asli görevidir.” dedi
Özdemir, Gezi Parkı eylemlerine ilişkin olarak, “Türkiye’de sokakları yakıp yıkarak vandallıkla hareket edenler geçmişte Gezi Parkı olarak adlandırılan eylemlerde ağaçları bahane etmişlerdi.” ifadelerini kullandı.
Eylemler sırasında yapılan dezenformasyonlara dikkat çeken Özdemir, “Bu eylemlerin kimler tarafından kışkırtıldığı, hangi dezenformasyonların yapıldığı, bilhassa kendisini gazeteci olarak tanımlayan isimlerle, kimi medya organlarının da memleketin zarara uğramasında nasıl sistemli bir şekilde faaliyet yürüttükleri ne yazık ki tam manasıyla ortaya çıkarılamadı.” dedi.
Özdemir, Gezi Parkı olaylarının ve benzeri girişimlerin milli birlik ve beraberliği tehdit ettiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Milli iradeye karşı süregelen girişimlere yönelik sergilenen diğer maksatlı gayretlerle, milli birlik ve beraberliğimizi tehdit eden ve edebilecek bundan sonraki girişimlere yönelik geçmişte karanlıkta kalan isim ve kuruluşların var olan sorumluluklarını ortaya çıkarmak hukukun pek tabi asli görevidir.”
Gezi Parkı ile ilgili gelişmelere karşı bazı kesimlerin hamlelerine dikkat çeken Özdemir, “Hal böyleyken medyada kendisine yer edinmiş bazı isimlerin telaşla Gezi Parkı ile ilgili bu ve diğer ilişik konuların üzerini kapatma girişimi hangi amacı taşımaktadır?” diye sordu.
Özdemir açıklamasının devamında şu soruları yöneltti:
MHP’li Özdemir, milli birlik ve hukukun üstünlüğüne vurgu yaparak açıklamasını şu ifadelerle tamamladı:
“Ülkemizin milli birlik ve beraberliğinin daha da fazla perçinlenmesi, hukukun üstünlüğünün ve demokratik değerlerimizin korunması ile huzurlu bir geleceğe hep beraber erişebilmemiz için bu soruların mutlaka cevap bulması gerekir.”
Kaynak Türkgün
