Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bütçesi üzerine yaptığı konuşmada, Türkiye’nin teknolojik bağımsızlığının önemine vurgu yaptı.
Kalaycı, MHP olarak ülkenin "teknolojik dışa bağımlılığının azaltılmasını, sanayide yapısal dönüşümün sağlanmasını, yerel kaynakları harekete geçiren, nitelikli iş gücü istihdam eden, dijital çağa uyum sağlayan ve nihayet uluslararası rekabet gücüne sahip bir sanayi oluşturulmasını" Türkiye'nin lider ülke hedefine ulaşması açısından çok önemli gördüklerini ifade etti.
"2019 yılında açıklanan 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi Belgesi, teknolojik dönüşümü planlamış; ülkemizin küresel rekabet gücünü artıracak ekonomik ve teknolojik bağımsızlığımızı temin edecek politikalar millî teknoloji hamlesiyle uygulamaya konulmuştur" diyen Kalaycı, Türkiye'nin bu alanda önemli aşamalar kaydettiğini belirtti.
Türkiye'nin milli teknoloji hamlesiyle ileri teknolojileri kendi imkan ve kabiliyetleriyle üretebilen bir noktaya ulaştığını vurgulayan Kalaycı, "Hamdolsun, Kaan, Kızılelma, Hürjet, Gökbey gibi saymakla bitiremeyeceğim nice eserler, Türk mühendisleri tarafından tasarlanıp yerli ve milli imkanlarla üretilmektedir" dedi.
Kalaycı, Cumhurbaşkanı tarafından Ağustos ayında tanıtılan HIT-30 Yüksek Teknoloji Yatırım Programı ile yüksek teknoloji alanında büyük ölçekli yatırımların hız kazandığını ifade etti. Program kapsamında yarı iletkenler, yeşil enerji, ileri imalat gibi alanlarda 30 milyar dolarlık teşvik sağlanacağını belirtti.
Türkiye'nin pandemi, savaşlar ve deprem gibi zorluklara rağmen ekonomide istikrarlı büyüdüğünü ifade eden Kalaycı, "2023'te yüzde 5,1, 2024'ün ilk yarısında ise yüzde 3,8 büyüme kaydedilmiştir," dedi. Ekim ayında Reel Kesim Güven Endeksi'nin 102,2'ye yükseldiğini de ekledi.
Kalaycı, sanayicilerin üretimlerini sürdürmeleri için KOBİ kredi koşullarının iyileştirilmesi, düşük faizli ve uzun vadeli kredi sağlanması, vergisel teşviklerin artırılması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, organize sanayi bölgelerinin (OSB) Türk sanayisinin gelişiminde kritik önem taşıdığını belirtti.
Ekonomik istikrar için özel sektör yatırımlarının desteklenmesi gerektiğini söyleyen Kalaycı, teşvik sisteminin dijital ve yeşil dönüşümle uyumlu hale getirilmesi gerektiğini ifade etti. İlçe bazlı teşvik sisteminin önemine değinen Kalaycı, Konya'nın gelişme potansiyeli bulunan ilçelerinin bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiğini belirtti;
"İlçe bazlı teşvik sistemin geçilmesi önemli bir gelişme olmuştur. Belirlenen ilçeler bir alt bölge, OSB’lerindeki yapılan yatırımlar ise iki alt bölge teşviklerinden faydalanabilmektedir. Konya’nın 31 ilçesinden 21’i bu kapsamda yer almıştır. Ereğli, Akşehir, Beyşehir, Seydişehir, Çumra, Ilgın, Kulu gibi gelişme potansiyeli bulunan ilçelerimiz ise kapsama girmemiştir.
Esasen ilçelerin sosyoekonomik gelişme endeksinde bulundukları kademeye karşılık gelen bölge teşviklerinden yararlandırılması, gelişme potansiyeli yüksek olan ilçelere yönelik de özel uygulamalar getirilmesi doğru olacaktır."
Kalaycı, "Marmara Havzası ağır sanayi yatırımlarından dolayı sıkışmıştır. Sürdürülebilir kalkınma için sanayinin Konya gibi Anadolu’daki yeni merkezlere kaydırılması gerektiği açıktır" dedi. Kalaycı, açıklamasının devamında şunları kaydetti:
"Kalkınma ajansları tarafından sonuç odaklı program uygulamasına devam edilmeli, yönetim danışmanlığı alanında destek programları tasarlanarak uygulamaya konulmalıdır. GAP, DAP, DOKAP, KOP gibi kalkınma projelerine hızla tamamlanmalı, yeni bölgesel ve kırsal kalkınma projeleri devreye konulmalıdır.
Metropoller dışındaki önemli sanayi, hizmet ve turizm merkezi niteliğindeki şehirlerin uluslararası alanda rekabetçi bir üretim yapısına kavuşturulması amacıyla başlatılan Üreten Şehirler Programını çok önemli görüyoruz. Üreten Şehirler Programı geliştirilerek, Anadolu’yu şaha kaldırmak için yeni bir fırsata dönüştürülmelidir. Bu kapsamda uygulanacak politikalar ve alınacak tedbirler, ülkenin kalkınmasına ve bölgelerarası gelişmişlik farklarının giderilmesine önemli katkı sağlayacaktır."
Konya'nın düşük deprem riski ve geniş alanlarıyla büyük yatırımlar için uygun olduğunu belirten Kalaycı, kentin önemine değindiği açıklamasında "Konya, ülke ekonomisine önemli katma değer sağlayan üretim merkezlerinden birisidir. Esnek üretim yapısıyla imalat sanayisinde küresel piyasalara entegre bir endüstriyel büyüme odağı olmaya doğru ilerlemektedir. Konya büyük ölçekli yatırımlar için duyulan yeterli alanlara fazlasıyla sahiptir." dedi.
Kalaycı, Konya'nın savunma sanayi potansiyeline dikkat çekerek, "Konya, savunma sanayinde stratejik ve rekabetçi bir güce ulaştırılmalıdır" dedi.
Beyşehir’de Silah İhtisas Organize Sanayi Bölgesi kurulmasının önemini vurgulayan Kalaycı, Beyşehir, Üzümlü ve Huğlu'nun silah sanayisinin geliştirilmesi gerektiğini ifade etti.
"Beyşehir, Üzümlü ve Huğlu'da yüzyılı aşan mazisi bulunan ve Dünyanın dört bir yanına av tüfeği ihracatı yapan silah sanayisi daha da geliştirilmeli ve savunma sanayisine entegre edilmelidir. Bu çerçevede, Beyşehir Silah İhtisas Organize Sanayi Bölgesi Projesi uygulamaya mutlaka konulmalıdır."
KAYNAK TÜRKGÜN