MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya, CHPli Sezgin Tanrıkulu'nun açıklamalarına yönelik sert eleştiride bulundu. Karakaya ayrıca, G20 zirvesiyle ilgili de değerlendirmeler yaptı.
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Prof. Dr. Mevlüt Karakaya Bengütürk TV'de gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.
CHPli Sezgin Tanrıkulu'nun açıklamalarına yönelik sert eleştiride bulunan Karakaya açıklamalarına şöyle deva etti:
“AĞABABALARINA MALZEME SAĞLAMAK AMACINDALAR”
Türk Silahlı Kuvvetleri, Türk Ordusu şerefli bir ordudur. Binlerce yıllık bir geçmişi ve mazisi vardır. Dolasıyla binlerce yıllık o mazisinde yüzlerce savaşa katılmıştır. O binlerce yıllık geçmişi ve mazisinde bizim en yakın bildiğimiz Çanakkale Savaşı'dır. Orada teyid edilen (sadece bizim kaynaklarımızda değil yabancı yazarların, tarihçilerin kitaplarında da) Türk Askeri'nin savaşta ne kadar centilmen olduğu, yaralı yabancı askerleri karşı cepheye götürüp tedavi ederek, teslim ettiğini, Çanakkale Savaşı’ndan sonra Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Anzak askerleri ile ilgili söyledikleri tarihi kayıtlarda mevcuttur. Dolasıyla Türk Ordusu şerefli bir ordudur. Geleneklerini bin yılı aşkın bir süredir bugüne kadar getirmiştir. Şimdi burada söylenenler tamamen PKK'nın propagandasıdır. Bunlar; PKK'nin yayın organlarında söylenenleri referans olarak alıp, kullanan zavallılardır.
Neden böyle bir şey yaptıkları aşikardır. Terörle mücadele konusunda son yıllara baktığımızda gerçekten ciddi bir başarı gösterildi. Artık terör can çekişme noktasına geldi. Ve terör önemli ölçüde bitirildi. Bu noktada bocalıyorlar, iftira atmaya kalkıyorlar. Şuan itibariyle yapacakları pek bir şey yok. Uluslararası arenada Türkiye'nin terörle mücadelesine gölge düşürmek. Arkalarında duran, ağababalarına, bu işi yıllardır kullanan ülkelere, kurumlara malzeme sağlamak amacındalar.
“İNSANLIĞIN HUZURA İHTİYACI VAR”
G20 zirvesiyle ilgili de değerlendirmelerde bulunan Karakaya zirveyle ilgili şu ifadelere yer verdi: G20 zirvesi Hindistan'ın Yeni Delhi kentinde gerçekleşti. 19 gelişmiş ülke, AB ve Afrika Birliği katılımıyla yapılan önemli bir zirve. Bu zirvede ağırlıklı olarak konuşulan konu; iklim değişikliği, Rusya/ Ukrayna savaşı yani güvenlik ile ilgili konular... Enerji ve gıda güvenliği…
Zirve'nin son bildirgesinde tahıl koridoru anlaşmasıyla ilgili olarak Türkiye'ye teşekkür edildi. Türkiye uluslararası alanda birçok konuda söz sahibi.
Sn. Cumhurbaşkanı'mızın öteden beri söylediği "Dünya beşten büyük; daha adil bir dünya mümkün" ifadesi ile Sn. Genel Başkanı'mız Devlet Bahçeli'nin "İnsanlığın huzura ihtiyacı var" diyerek bunu kitap haline getirttiği "İnsanlığın Huzuru Projesi " küresel düzeyde olması gereken ve ihtiyacı ortaya koyan projeleridir. Türkiye uluslararası alanda, birçok konuda söz sahibi.
İklim değişikliğine birebir bağlı olarak gerçekleşen ani yağışlar, yağış miktarındaki artışlar, yağış desenindeki değişimler hakikaten ciddi bir sorun haline gelmeye başladı. Sadece seller ve doğal afetlerle değil, aynı zamanda tarımsal üretim faaliyetleri açısından da ciddi riskleri beraberinde getiriyor. Geçmişten günümüze şöyle bir bakıldığında bugünlerde neden bu gelişmeler yaşanıyor sorusunun cevabı; fosil yakıtların kullanımı, ormanların kesilmesi, orman yangınları ile alanların daralması, endüstriyel faaliyetler, tarımsal faaliyetler olarak sıralayabiliriz. Bunlar doğal olarak sera gazı salınımını artırıp, atmosferdeki yoğunluğun artmasıyla birlikte iklim değişikliğine neden oluyor. Bu anlamda dünya iklim değişikliği boyutuyla bazı girişimlerde bulunuyor. Uluslararası toplantıların en önemli konularının başında iklim değişikliği konusu geliyor. Özellikle insanoğlunun tüm imkanlardan yararlanarak refahını daha yukarı çekme hevesleri, çevrenin hor kullanımı bugün yaşanan sorunlara getirdi. Çevrenin kirlenmesine, iklim değişikliğine neden olan sorunların ortaya çıkmasında her ülkenin etkisi oldu, bu ayrı bir tartışma konusu, sonuç itibariyle küresel sorunları hep birlikte paylaşmak/yaşamak durumundayız. Çözümleri de küresel düzeyde ele alınması gereken tedbirle mümkün..
Zor şartlarda binlerce metre derinlikten kömür çıkarmak kolay bir iş değil.
Fosil yakıtlar diyoruz, çevreyi kirletmesinden bahsediyoruz lâkin bugünkü dünyada da mevcut refahı koruyabilmek ve ekonominin çarklarını döndürebilmek için bu enerji kaynaklarına hala ihtiyacımız var. Açıklamalarında bulundu.
