MHP Genel Sekreter Yardımcısı Tamer Osmanağaoğlu, Zonguldak İl Başkanlığı Olağan Kongresi'nde Zonguldak'ın önemine vurgu yaparak, MHP'nin Türk milletinin beka ve huzurunu koruma azmi ve ülkülerine bağlılığını dile getirdi.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreter Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, partisinin "Zonguldak İl Başkanlığı Olağan Kongresi"nde önemli açıklamalarda bulundu. Osmanağaoğlu'nun konuşması, Zonguldak'ın önemini vurgulayarak, Milliyetçi Hareket Partisi'nin Türk milletinin beka ve huzurunu koruma azmi ve ülkülerine bağlılığı üzerinde duran güçlü bir mesaj içeriyordu.
Osmanağaoğlu, Zonguldak'taki kongreye hitaben yaptığı konuşmasında, Zonguldak'ın emeğin ve ekmeğin kutsallığını içselleştirmiş bir şehir olduğunu vurgulayarak başladı. Şehrin kömür karasıyla şekillenen istikbal mücadelesini Milliyetçi Hareket Partisi'nin ülküleriyle benzer bulduğunu belirtti.
Zonguldaklıların yerin metrelerce altında sabır ve mücadeleyle Türkiye'nin huzurlu geleceğini inşa ettiklerine dikkat çeken Osmanağaoğlu, bu azmin Milliyetçi-Ülkücü Hareketin kuşatmalara karşı gösterdiği azimle benzerlik taşıdığını ifade etti. Tehditlerin ve oyunların Türk milletini yıldıramayacağını vurguladı.
Osmanağaoğlu, Mart 2024 seçimlerine umutla yaklaşıldığını ve Zonguldak'ın "İstikrar ve Hizmet İçin, Uyumlu Yönetimle, Umutlu Geleceğe" adımlarını atmaya kararlı olduğunu belirtti. "Ayırmadan, Ayrışmadan Yerelde İktidar, Ülkede İstikrar" ilkesiyle hareket ederek Zonguldak'ın kavuşacağına inandığını ifade etti.
Liderleri Sayın Devlet Bahçeli'nin liderliğinde hareket ettiklerini vurgulayan Osmanağaoğlu, Türkiye'nin bekasını ve huzurunu koruma görevlerini milletin teveccühüne layık bir şekilde yerine getirdiklerini dile getirdi. Ayrıca, rakip partilerin içinde bulunduğu zor durumu eleştirerek, Milliyetçi Hareket Partisi'nin sağlam iradesi ve ilkeli siyasetinin bekayı güvence altına aldığını ifade etti.
Osmanağaoğlu'nun, Zonguldak'ın önemini vurgulayan ve Milliyetçi Hareket Partisi'nin Türk milletine hizmet azmiyle dolu güçlü mesajlar içeren açıklamaları şu şekilde:
“Sayın MYK Üyem, Saygıdeğer İl Başkanım, Değerli Ülkü Ocakları Başkanım, İlçe Başkanlarım, kongremizi varlıklarıyla onurlandıran değerli delegasyon, kıymetli misafirler hepinizi muhabbetlerimle selamlıyorum.
Sözlerimin başında; alın teriyle özdeşleşmiş Zonguldak ilimizde olmaktan, sizlerle hasret gidermekten duyduğum mutluluğu ifade etmek istiyorum.
Emeğin ne demek olduğunu bilen, ekmeğin kutsallığını iliklerine kadar hisseden, ekmek teknesinin kıymetini yaptığı fedakarlıklarla gösteren, ama asla onuruna halel getirmeyen siz Zonguldaklı hemşerilerime saygılarımı sunuyorum.
Orhan Veli’nin dediği gibi;
“Siyah akar Zonguldağın deresi
Yüz karası değil, kömür karası
Böyle kazanılır ekmek parası?”
Hiç şüphe yok ki; kömürün karasıyla istikbalin müreffeh Türkiye’sinin portresini çizen Zonguldaklı hemşerilerimin inancı; Milliyetçi Hareket Partisi’nin, ülkülerine sıkı sıkıya bağlanmasından farklı değildir.
Hiç şüphe yok ki;
yerin metrelerce altında, sabırla ve mücadeleyle evlatlarının huzurlu Türkiye’sinin temellerini atan Zonguldaklı hemşerilerimin imanı; Milliyetçi- Ülkücü Hareketin zorluklar karşısında, kuşatmalar karşısında gösterdiği azimden farklı değildir.
Ne mutlu ki; tehdit hangi taraftan gelirse gelsin, kuşatma hangi yönden tarafından yapılırsa yapılsın, oyun kim tarafından kurulursa kurulsun, oyunları bozan, kuşatmaları yaran, tehditleri bertaraf eden irade tıpkı Zonguldaklı hemşerilerimizin sabrı ve mücadele azmi gibi sapa sağlamdır.
İşte 14 Mayıs Seçimlerine giden süreçte; Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’ye güven veren sağlam irade bu iradedir.
İşte 28 Mayıs Seçimlerine giden süreçte; Cumhur İttifakına güvence olan duruş, Anadolu ferasetinin bel kemiğini oluşturan Zonguldaklı hemşerilerimin duruşudur.
Alaplı zillete geçit vermemiş, Çaycuma kirli ittifaka dur demiş, Devrek kendisine istikamet çizmeye çalışan ısmarla siyasetçilere pirim vermemiş, Ereğli kifayetsiz muhterisleri elinin tersiyle itmiş, Gökçebey Türklüğe sahip çıkmış, Kilimli siyasi genetiği bozulmuş politikacıları reddetmiş, Kozlu kendisine dayatılan ve kendisine yabancı bir geleceği kabul etmemiştir. Nihayetinde Zonguldak topyekun Cumhur’un iradesinin vücut bulduğu bir şehir olmuştur.
Ne mutlu ki 2024’ün Mart ayında gerçekleştirilecek seçimlere giderken de umutluyuz.
Hiç şüphe yok ki Mart 2024’te de bu toprakların insanı ““İstikrar ve Hizmet İçin, Uyumlu Yönetimle, Umutlu Geleceğe” emin adımlarla yürüme kararlılığını net bir şekilde gösterecektir.
Hiç şüphe yok ki Zonguldaklı hemşerilerim; ““Ayırmadan, Ayrışmadan Yerelde İktidar, Ülkede İstikrar” diyerek cümle aleme net bir cevap verecektir.
Hiç şüphe yok ki; “Yeni Yüzyıl, Lider Türkiye, Üretken Belediyeye” Zonguldaklı hemşerilerimiz Mart 2024’te kavuşacaktır.
Zonguldaklı biliyor ki; Alaplı çayı önüne hangi engel çıkarsa çıksın, nasıl yolunu buluyorsa ve yavaş ama emin bir şekilde menziline varıyorsa, Milliyetçi Ülkücü Hareket de Türk Devleti de ülkülerine eninde sonunda ulaşacaktır.
Çünkü biz; bir gül için bin dikene su vermekten geri durmayacak, girilmedik gönül bırakmamak için sözleşmiş kadroların bulunduğu Milliyetçi Hareket Partisiyiz.
Çünkü biz; “ayağın taşa takılsa kalbini yokla” diyen Mevlana’nın öğüdünü kulağına küpe yapmış, bir kusur varsa kendisinde aramış, bir eksiklik varsa önce kendinde aramış ecdadın torunlarıyız.
Çünkü biz; bu derin denizde aşk yolunun aşinaları olan Türk milliyetçileriyiz.
Hünkar Hacı Bektaş’ı Veli’nin dediği gibi “Bir olmakta, iri olmakta ve diri olmakta” kararlıyız.
“ Hakk'ı bilen söylemez hergiz yalan, ikilik ile gelen doğru yol bulmuş değil.” Diyen Yunus’un dediği gibi yalandan ve ikilikten uzak durma öğüdüne en sağlam şekilde bağlı olanlarız.
Kıymetli Dava Arkadaşlarım; Değerli Zonguldaklı Hemşerilerim:
Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin ifade ettikleri gibi;
“Gerekirse ev ev dolaşacağız, gerekirse uyumayacağız, yorulmayacağız, yılmayacağız, Bizi kimse durduramaz. Milli iradeye kimse engel olamaz. Doğrunun önüne kimse geçemez.
Milliyetçi Hareket Partisi korkmaz, inandıklarını haykırmaktan asla kaçınmaz.
Çünkü Biz Zonguldak’ın hakkını savunuyoruz.
Biz Türkiye’nin beka ve huzurunu koruyoruz.
Biz Türk milletinin helal kazancını müdafaa ediyoruz.”
İnanıyor ve biliyorum ki bu müdafaa hattından bir milim geri kayılmayacaktır.
Ara hedeflerin ana hedeflerimize ulaşmamızı engellemesine müsaade edilmeyecektir.
Attığımız her adımda zillet kaçacak köşe arayacak, uzattığımız her el bizi bekleyen birileri tarafından sımsıkı tutulacak ve bırakılmayacaktır.
Elimizi uzatacağız, kapıları çalacağız, gönüllere girecek, yüreklere dokunacağız.
Bugün burada gerçekleştirdiğimiz kongremiz, 54 yıllık bir çınarın Türk asrına kavuşmak için sabırsızlandığının en açık göstergesidir.
Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin Genel Başkanlığında, adım adım yaklaşığımız 14. Büyük Kurultay’ımızın, sadece Türkiye’ye değil Türk dünyasına ve bütün insanlığa umut olduğunu da en berrak şekliyle görüyoruz.
Hamdolsun ilkeli siyasetimiz bekamızın güvencesi olmuş, “Önce Ülkem ve Milletim” anlayışımız milletimiz nezdinde baş tacı yapılmıştır.
Öyle ki; bir birine düşen Saadet, YSP/ HDP, Gelecek, Deva gibi parti ve particikler, bedavadan koltuk kapma hınzırlıklarını meşrulaştırma yarışına girerken Cumhur İttifakı ateş çemberinin içinde bir vaha oluşturma ülküsüne koşmaya ara vermeden devam etmiştir.
Öyle ki; CHP ve esasen hamisi olduğu İP kendi seçmenlerini kandırmalarının ortaya çıkmasının ardından birbirlerine girmişler, hatta İP milletvekilleri de tıpkı öncüleri CHP’li mevkidaşları gibi “iyi ki kazanmamışız” itiraflarında bulunmaya başlamışlardır.
Görüyoruz ki bunun sonu yoktur. Çünkü biz imanla yapılan ihanetle yıkılmaz derken onlar rant etrafında birleşip dünyalık peşinde koşuyorlardı.
Gelinen noktada gerçek değişmemiş, imanla yapılan ihanetle yıkılmamış ama ihanetle kurulan, Türk milletinin imanına toslayarak paramparça olmuştur.
Kıymetli Dava Arkadaşlarım;
Sözlerime son verirken; bugüne kadar ebediyete irtihal etmiş olan maden şehitlerimizi rahmetle ve minnetle anıyorum. Ruhları şad mekanları cennet olsun.
Hepinizi bir kez daha saygı ve muhabbetle selamlıyor, kongremizin hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Sağ olun var olun, hepiniz Allah’a emanet olun.
Ne Mutlu Türk’üm Diyene!”
Kaynak Bengütürk