Deprem bölgesindeki esnafa SGK ve vergi kolaylıkları sağlayan mücbir sebep hali 30 Kasım’da sona eriyor.
Adıyaman Ticaret ve Sanayi Odası öncülüğünde bir araya gelen birçok sivil toplum kuruluşu temsilcileri, dernek ve oda başkanları tek ses tek yürek olarak ay sonu deprem bölgesinde sona erecek olan mücbir sebep halinin uzatılmasını talep etti.
Deprem bölgesindeki esnafa SGK ve vergi kolaylıkları sağlayan mücbir sebep hali 30 Kasım’da sona eriyor. Adıyaman’da 60 sivil toplum kuruluşu temsilcileri, dernek ve oda başkanları bir araya gelerek mücbir sebep halinin uzatılması çağrısı yaptı.
STK’lar adına ortak açıklamayı okuyan Adıyaman Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Torunoğlu; “Her türlü vergi ve ceza ödeme süresini, SGK ve BAĞ-KUR prim ödemelerini öteleyen mücbir sebep uygulamasının yarın sona eriyor olması uykularımızı kaçırıyor. Halen ödeme güçlüğü çekiyoruz, 3 aylık periyotlar halinde ertelenmesinin yerine iş yerleri teslim edilinceye kadar, ticari hayat normale dönene kadar uzatılmasını istiyoruz. Şayet süre uzatımı olmayacaksa biriken borçların bir defaya mahsus olmak üzere tıpkı 1999 depreminde olduğu gibi terkin edilmesini talep ediyoruz” dedi.
Torunoğlu, açıklamasında şunları söyledi; “Bilindiği üzere 6 Şubat 2023 tarihinde gece saat 4:17’de asırlardır eşi benzeri görülmemiş bir depremle karşı karşıya geldik.
Asrın felaketi olarak nitelendirilen iki büyük depremde ilimizde 8.387 hemşehrimizi kaybettik, onbinlerce hemşehrimiz ise yaralı olarak kurtuldu.
Şayet deprem 10 saniye daha sürseydi belki de bu salonun büyük çoğunluğunu da kaybetmiş olacaktık.
Depremin üzerinden tam 22 ay geçti ancak şehrimizde ticari hayat normale dönmedi.
İnşaat sektörü dışındaki tüm sektörler 6 Şubat öncesine dönemedi,
bir çoğu iş yerlerini bile açamadı.
Depremde hasar alan esnaf dışında, rezerv alanda işletmeleri bulunan üyelerimiz binaları hasarsız olduğu halde dükkanlarından oldular.
Organize Sanayi bölgelerimizde de 6 Şubat öncesinden eser yok, depremde onlarca fabrikamız yıkıldı ya da ağır hasar aldı.
İstihdam sayımız ve üretim kapasitemiz deprem öncesine göre yarı yarıya düşmüş durumda. Depremin verdiği zorlukla mücadele eden sanayicilerimiz şimdi de personel bulmakta güçlük çekiyor. Lokomotif sektörümüz tekstilde ulusal sorun haline gelen orta asya ülkelerindeki ucuz işçilik, firmalarımızın bir bir kapanmasına neden oluyor.
Mali müşavirlerimiz ve avukatlarımız da tıpkı esnafımız gibi 21 metrekarelik konteynırlarda Depremin ortaya çıkardığı aşırı iş yüküyle mücadele ediyorlar.
Son 3 ay içerisinde bölgemizde 5 ve 5’in üzerinde onlarca deprem oldu, her deprem bize 6 Şubat’ı bir kez daha hatırlattı.
Bizler maalesef önceden olsa aylarca konuşacağımız ve tedirgin olacağımız bu depremlere alıştık,
Şehrimize gelmeye korkan insanlar varken bizler bu şehirde var olma mücadelesi veriyoruz.
Şehrimizin İl Oluşunun 70.yıl dönümünde bugün tek ses olduk,
sivil toplum kuruluşlarımızın tamamı burada, şehrimizin tüm dinamikleri olarak bugün sayın Cumhurbaşkanımıza sesleniyoruz.
Adıyaman’ın sanayicisi, esnafı ve tüccarı olarak taleplerimiz şunlardır;
Her türlü vergi ve ceza ödeme süresini, SGK ve BAĞ-KUR prim ödemelerini öteleyen mücbir sebep uygulamasının yarın sona eriyor olması uykularımızı kaçırıyor.
Halen ödeme güçlüğü çekiyoruz, 3 aylık periyotlar halinde ertelenmesinin yerine iş yerleri teslim edilinceye kadar, ticari hayat normale dönene kadar uzatılmasını istiyoruz.
Şayet süre uzatımı olmayacaksa biriken borçların bir defaya mahsus olmak üzere tıpkı 1999 depreminde olduğu gibi terkin edilmesini talep ediyoruz.
Depremi iliklerine kadar yaşamış 4 şehir ve 2 ilçemizin toplam borcunun devletimizin alacak bütçesine oranı %1.7’dir.
Depremin üzerinden 22 ay geçmesine rağmen işlerini toparlayamayan, normal ticaretine dönemeyen işletmelerimizden vergi borçlarını ödemelerini beklemek yeni bir yıkım demektir. Tahsil edilebilme kabiliyeti olmayan bir alacakta ısrar etmenin kamu maliyemize de faydası yoktur.
İşletmelerimize faizsiz ve uzun vadeli yeni kredi paketleri sunulmalıdır.
Deprem bölgesindeki şehirlerin süper teşvik bölgesi kapsamına alınması gerekmektedir.
Enflasyon muhasebesi uygulamasından, mal varlığının çoğunu kaybetmiş olan depremzede işletmelerimiz muaf tutulmalıdır.
Şehrimizdeki gençlerimizi ırgatlıktan kurtaracak, verimli topraklarımızı suyla buluşturacak olan Koçali, Çetintepe ve Gömükhan barajlarımızın bitirilmesi hayati önem arz etmektedir.
50 yıl önce yerli ve yabancı turist akınına uğrayan şehrimize turist çekemiyor, kendimizi tanıtamıyoruz. Tıpkı 2019 yılında Göbeklitepe’de uygulandığı gibi 2025 yılının da turizmde Nemrut yılı ilan edilmesini talep ediyoruz.
Adıyamanlılar devletine bağlı, borcuna sadıktır. Emin olun ki bu haklı taleplerimiz gerçekleştiğinde kendi ayakları üzerinde duran, ülkesine katma değer sağlayan ve üreten bir şehir olacağız.
Sn. Cumhurbaşkanımızın yarın gerçekleştireceği Kahramanmaraş ziyaretinde bizlere vereceği müjdeyi merakla bekliyor, kendilerine sağlık ve afiyet diliyoruz.
Katılımınızdan dolayı STK başkanlarıma ve değerli üyelerimize can-ı gönülden teşekkür ediyor, hepinize saygılar sunuyorum”