Okula uyum sürecinde doğru yaklaşım tüyoları... İlk gün stresine karşı öneriler

Okula uyum sürecinde doğru yaklaşım tüyoları... İlk gün stresine karşı öneriler

Okula uyum sürecinde doğru yaklaşım tüyoları... İlk gün stresine karşı öneriler

Yaz tatilinin ardından yeni eğitim öğretim dönemine sayılı günler kaldı. Anne babaların üzerine titredikleri minik yavruları artık okullu olacak ve evlerinin güven veren sınırlarından belki de ilk kez dışarıya çıkacaklar. Formalar, önlükler, renk renk kalemler, defterler ve çantalar alınarak yapılan hazırlıklarla çocuklar çok mutlu ve heyecanlılar. Ancak bu yine de ilk gün stresi yaşanmayacağı anlamına gelmiyor.

İSTANBUL (İGFA) - Okulun ilk gününde her şeyin yolunda gitmesi için neler yapmalı?

Çocukların okul stresini ve endişesini azaltmak için anne ve babalara önemli görevler düştüğüne dikkat çeken Uzman Psikolog Duygu Gökyıldırım Uslu, “Tatil sonrasında, özellikle ilk kez okula başlayacak olmak çocuklar için büyük bir değişim. Onları yeni arkadaşlar, dersler, ödevler ve sınavlar bekliyor. Bu değişim de her çocukta çeşitli seviyelerde stres oluşturuyor. Aslında doğru yaklaşımlarla çocuğunuzun okuldaki ilk gününde yaşayacağı endişe ve stresi bir nebze de olsa azaltabilirsiniz. Unutmayın, çocuğunuzun korkuları bir günde geçmeyecektir. Sabırla ve sevgiyle bu süreçte birlikte yol alacaksınız. Eğer çocuğunuzda tedirginliğin olması gerekenden daha fazla sürdüğünü ve bir gelişme olmadığını görürseniz yardım için profesyonel bir uzmana başvurmaktan çekinmeyin” dedi.

Uzman Psikolog Duygu Gökyıldırım Uslu, özellikle ilk kez okula başlayan öğrencilerin okulun ilk gününün güzel ve stressiz geçmesi için dikkat etmeniz gereken noktaları anlattı; önemli öneriler ve uyarılarda bulundu.

UYKU SAATLERİNİ DÜZENLEYİN

Tatil sonrasında alışkanlıkları yeniden düzenlemek önem taşıyor. Okul saatlerine benzer bir uyku ve kalkma düzeni oluşturmak, çocukların biyolojik saatlerini okula uygun hale getiriyor. Okula başlangıç tarihinden birkaç gün önce, uyku saatlerini ve günlük aktiviteleri okul saatlerine yaklaştırarak çocuğunuzun yumuşak bir geçiş yapmasını sağlayabilirsiniz.

TELAŞLI VE ENDİŞELİ OLMAYIN!

Beklenen büyük gün geldiğinde sabah yeterince erken saatte kalkın ve çocuğunuzla birlikte sağlam bir kahvaltı edin. Unutmayın telaşlı ve aceleci tavırlar, gözü devamlı anne babasının üzerinde olan çocuğun dikkatinden kaçmıyor. Anne babasını telaşlı ve endişeli gören çocuk da strese girip endişe hissetmeye başlıyor. Bu nedenle sakin ve mutlu görünmeye özen gösterin.

OKULU BİRLİKTE GEZİN

Okulun ilk günü çocuğu okula yalnız göndermemek gerektiğini vurgulayan Uzman Psikolog Duygu Gökyıldırım Uslu “Bu nedenle okula çocuğunuzla birlikte ve olmanız gerekenden biraz daha erken gidin. Böylece çocuğunuz tüm gününü geçireceği okulundaki sınıf, kütüphane, yemekhane ve spor salonu gibi bölümleri sizinle birlikte keşfedecektir. Bu alanları gezerken, buralarda neler yapması gerektiğini, ders - teneffüs, oyun ve spor zamanlarını anlatırsanız çocuğunuzun kaygısının azaldığını göreceksiniz. Ayrıca, okula erken gittiğinizde çocuğunuzun öğretmeniyle tanışma ve daha çok konuşma fırsatı yakalayacaksınız. Zira diğer öğrenciler ve veliler kalabalıklaştığında öğretmeniyle  bire bir iletişim kurmanız güçleşecektir” diyor.

OLUMSUZ YORUMLARDAN KAÇININ

Okulu, okuldaki öğretmenleri ve idarecileri, veliler ile öğrencileri eleştirmemeye özen gösterin. Belli etmeseler de çocukların, anne babalarının her hareketini izlediğini unutmayın. Ağzınızdan çıkacak olumsuz bir yorum çocuğunuzun okuluna, öğretmenine ya da arkadaşlarına olan bakış açısını değiştirip okuldan soğutabileceği için soğukkanlı davranın.

AĞLARSA BAŞKA ÇOCUKLA KIYASLAMAYIN!

Çocuğunuza güvendiğinizi hissettirin. Her çocuğun kendine özel olduğunu ve stres anlarında farklı tepkiler gösterebileceğini göz önünde tutun. Çocuğunuzu sınıfındaki diğer arkadaşlarıyla veya var ise büyük kardeşiyle karşılaştırmayın. Kısa ve öz bir ayrılık yaşayın. Çocuğunuz ayrılırken ağlayabilir ve bu çok normal bir davranıştır. Çocuğunuzun ağlamasıyla ilgili alaycı bir tutum sergilemeyin. Çocuğunuza “Bak o ağlıyor mu? Ablan hiç ağlamamıştı” gibi kıyaslamalar yapmayın. Onu dinleyin ve hissettiği duyguları anlamaya çalışın. Ona korkmasının ve endişeli hissetmesinin çok normal olduğunu, bu hissin bir kaç gün içinde geçeceğini ve her şeyin yolunda olduğunu söyleyin.

OKULA GİTMEK İSTEMEZSE SAKİNCE KONUŞUN

Evde güvenli ortamında her istediğini elde eden çocuk okulda bu durumun aynı olmadığını görünce genellikle hayal kırıklığına uğruyor. Eve geri dönmek istediğini ve bir daha okula gitmek istemediğini söyleyebiliyor. Her gün okula gitmesi gerektiğini ve bu konunun tartışmaya açık olmadığını sakin ve güzel bir dille anlatın.

ANLATMASI İÇİN ZORLAMAYIN

Okul çıkışında onu okulun kapısında bekleyeceğinizi söyleyin ve orada olmayı ihmal etmeyin. Gününün nasıl geçtiğiyle ilgili sorgulayıcı bir tavır sergilenmemesi gerektiği uyarısında bulunan Uzman Psikolog Duygu Gökyıldırım Uslu “Çocuğunuzu daha fazlasını anlatması için zorlamayın. Merak ettiğiniz konuları öğretmeni veya okul idaresi ile konuşup, öğrenebilirsiniz. Bundan sonra her geçen gün kendisini biraz daha iyi ve okula ait hissedeceğiyle ilgili konuşun. Yaşıtı olan her çocuğun şu anda aynı hisleri yaşadığını, yalnız olmadığını belirtin ve onunla gurur duyduğunu hissettirin. Okul çıkışı sevdiği bir yerde beraber yemek yiyerek veya eksik olan okul malzemelerini tamamlayarak günü sonlandırabilirsiniz” diyor.

EĞLENMEYİ UNUTMAYIN

Yeniden okula dönen çocuklar için okula dönüşünu eğlenceli hale getirmek, çocukların olumlu bir tutum sergilemelerini sağlıyor. Okul temalı oyunlar veya eğitici aktiviteler, okula olan ilgiyi artırabiliyor. Tatil sonrası çocuğunuzun okula yeniden alışmasını sağlamak için kısa, basit ödevler veya aktiviteler hazırlayın. Bu, çocuğunuzun okul materyallerine yeniden alışmasına yardımcı olabilir. Enerjisini atmasına yardımcı olacak fiziksel aktiviteler yapmasını teşvik edin. Zira spor yapan veya açık havada oyun oynayan çocuklar fazla enerjilerini pozitif bir şekilde yönlendirebiliyor. 


Haber Kaynak : igf