UHA HABER MERKEZİ -
Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fatih Horozoğlu, “10 Ekim Dünya Görme Günü” dolayısıyla yaptığı açıklamada, 2024 yılı temasının “Gözlerini Sev” olduğunu belirtti. Prof. Dr. Horozoğlu, görme sağlığının korunmasının toplum sağlığı açısından kritik bir öneme sahip olduğunu vurguladı.
Prof. Dr. Horozoğlu, görme bozukluklarının çocukluk döneminde motor, dil ve bilişsel gelişim üzerinde ciddi gecikmelere yol açabileceğini ifade etti. Ayrıca, dünya genelinde 300 milyon kişinin görme azlığı, 45 milyon kişinin ise körlükle mücadele ettiğini belirten Horozoğlu, görme kaybının başlıca nedenlerinin düzeltilmemiş kırma kusurları, katarakt, glokom, diyabetik retinopati ve yaşa bağlı maküla dejenerasyonu olduğunu söyledi.
Sağlıklı gözler için düzenli göz muayenesinin önemini vurgulayan Horozoğlu, “Hiçbir sağlık sorunu olmayan bireylerin yılda en az bir kez göz muayenesi yaptırması göz sağlığının korunması açısından çok önemlidir” dedi.
Ruh Sağlığının Önemine Dikkat Çekildi
Erciyes Üniversitesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Esra Demirci, “10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü” dolayısıyla yaptığı açıklamada, bu günün ruh sağlığı farkındalığını artırmak için bir fırsat olduğunu söyledi. Doç. Dr. Demirci, özellikle gençlerin ruhsal iyilik hallerinin artırılması ve destek mekanizmalarının geliştirilmesinin önemine dikkat çekti.
Demirci, pandemi, savaşlar ve iklim değişikliği gibi küresel krizlerin ruh sağlığı üzerinde ciddi etkiler yarattığını belirterek, anksiyete, depresyon ve stresin artış gösterdiğini vurguladı. Ruh sağlığının fiziksel sağlıkla doğrudan ilişkili olduğunu söyleyen Demirci, “Ruh sağlığına yatırım yapmak, daha sağlıklı bireyler ve toplumlar oluşturmada kritik bir adımdır” dedi.
İnme (Felç) Önlenebilir ve Tedavi Edilebilir Bir Hastalıktır
Erciyes Üniversitesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Recep Baydemir, “Ekim Ayı İnme Farkındalık Ayı” dolayısıyla yaptığı açıklamada, inmenin dünyada ölüm nedenleri arasında üçüncü sırada yer aldığını ve her yıl 17 milyon kişinin inme geçirdiğini belirtti. İnmenin belirtilerine dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Baydemir, ani başlayan tek taraflı güçsüzlük, konuşma bozukluğu ve yüzde asimetri gibi belirtiler görüldüğünde derhal bir sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğini söyledi.
Doç. Dr. Baydemir, inme tedavisine ne kadar erken başlanırsa, iyileşme şansının o kadar yüksek olduğunu belirterek, “İlk 4.5 saat içinde damar yoluyla verilen pıhtı eritici tedavi ve ilk 6 saat içinde mekanik pıhtı çıkarma işlemi ile inmenin etkileri büyük ölçüde azaltılabilir” dedi. Ayrıca, tıkanan damar bölgesinde her dakikada 2 milyon sinir hücresinin fonksiyonunu yitirdiğini ifade eden Baydemir, bu nedenle inme vakalarının erken tanınması ve tedaviye hızla başlanması gerektiğini vurguladı.
Haber: REMZİ YILDIRIM