Tarih: 03.09.2023 17:02

"TÜRKİYEDE ÖĞRETMEN OLMAK YÜREK İSTER. TÜM ÖĞETMENLERİMİZ DEĞERLİDİR. BİR ÜLKE ÖĞRETMENİNE VERDİĞİ DEĞERLE YÜKSELİR.,"

Facebook Twitter Linked-in

Pek tabii ki her meslek grubunda istenmeyen örnekler vardır. Ama 1 milyonu aşkın meslektaşımızın birçoğunu “al maaşını salla başını memurlar” olarak değerlendirmek en hafif deyimiyle öğretmenlerimize karşı mazur görülemeyecek bir hakaret ve haksızlıktır.
Sözde öğretmenlerimizi “motive etmek” amacıyla dile getirilen bu ifadelerin, kendilerini her türlü fedakarlık ve gayretle memleketin çocuklarına vakfeden koca bir camiayı inciteceği nasıl görülemiyor?
Yine aynı konuşmada, akademik başarısı en yüksek olan okullarda okuyan başarılı öğrencilerin öğretmenliği tercih etmediği yakınmasında da bulunulmuş! Siz ülkenizde, neredeyse en düşük ücret alan bir meslek grubu haline mahkum ederseniz, gelecek kaygısı taşıyan gençlerimizin öğretmenliği tercih etmesini nasıl beklersiniz?
Öğretmenin niteliğini konuşmadan önce, daha temel mesele, öğretmen yetiştirme sistemidir. Gelin öğretmen liselerini yeniden açalım. Öğretmen olma arzu ve hedefinde olan öğrencilerimiz tercih etsin. Buradan mezun olan öğrencilerimiz eğitim fakültesine yerleşsin. Fakültelerimizin son sınıfını tam zamanlı okul ortamında tamamlasın. İşte böyle bir süreçten sonra hala “öğretmen olma arzu ve hedefini” muhafaza eden gençlerimiz meslek hayatına başlasın. Siz, sistemi olması gerektiği gibi kurgulamayacak ve gençlerimizi akıntıya bırakacaksınız sonra da kalkıp “öğretmenin niteliği” üzerinden meslektaşlarımızı masaya yatıracaksınız. Buna işgüzarlık denir!
Bir başka gariplik de memura karşı duyulan alerji! Kardeşim, vatandaş kamu hizmetini memur eliyle alır. Vatandaş için devlet memurdur! Her ağzını açanın memuru tahkir eden, memurluğu adeta ülkenin sırtında bir kamburmuş gibi gösteren yaklaşımlardan da artık gına geldi! Bir eli yağda bir eli balda olanların, kamu hizmetini yürüten devlet memuruna gelişi güzel konuşmaları kabul edilemez!
Eğer ki, hizmetin yürütülmesinde bir sorun varsa, bunun sorumlusu memurumuz değil, çağın ve ülkenin ihtiyaçlarına mütenasip bir kamu personel rejimi ihdas edemeyen kamu yönetimidir.
Velhasıl, biz işimizi yapıyoruz; herkes işini yapsın!
Talip Geylan 
Türk Eğitim Sen Genel Başkanı




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —