20. Yüzyılın çeyreğine damgasını vuran ülkücülük nedir? Ülkücü olmak demek nedir? Ülkücü olmak için ne yapmalı? gibi sorular sosyal medyada yer buluyor. Evet Ülkücülük ne demek?
Özellikle sosyal medya platformunda zaman zaman ÜLKÜCÜLÜK NEDİR? veya ÜLKÜCÜLÜK NASIL OLUNUR? diye soruluyor. 1970 lerden bu yana ülkücülüğün Türk dünyasında revaçta olduğu bilinmektedir. Ülkücü, ülkücülük, bozkurt, mhp, turancılık, milliyetçi veya milliyetçilik gibi kelimeler genelde bir ülkücüyü işaret etmek için kullanılmaktadır. Aslında birbirlerine yakın gibi görülen bu kelimelerin her birinin farklı anlamları vardır.
Ülkücülük ideolojik bir yapı olarak değerlendirilmektedir. Ülkücü ise bu yapının içindeki birey, eleman veya bir unsur olarak bilinmektedir. Ülkücü nesil, Ülkücü Hareket, Ülkücü nefer, Ülkücü şahsiyet gibi ifadelerle de insanların gönlünde yer bulan ülkücülük, vatan, millet, bayrak, tarih, milli kültür- milliyetçilik, turan, bozkurt, gibi kelimelerlede ezdeş hale gelmiştir.
Türkeş'e Göre Ülkücülük
Ülkücülük dilimize batı dillerinden girdi. Ülkücülük, idealistlik kelimesiyle aynı anlamda kullanılmaktadır. Ülkücülerin lideri, ülkücülüğün mucidi Merhum Alparslan Türkeş'e göre ülkücülük, insan kafasının içinde elde edilmesi, varılması en mükemmel, en güzel, kendisini mutlu edecek hedeflerin tasarlanması ve bu hedeflerin gerçekleştirilmesi için arzu gösterilmesi ve çalışılması anlamını taşımaktadır. Türkeş'e göre, İnsanlar arasında idealistler yetişmeseydi insanlık bugün dünyayı aydınlatan birçok gelişmeleri birçok alanda yükselişlerini sağlayamazdı. Her gerçek ve her fikir önce insanların kafasında bir hayal olarak doğmaktadır. Önce İnsanlar hayal ederler. Hayal kurarlar. Daha sonra bu hayalleri kendileri için iyi olan, kendilerinin özledikleri, elde etmekle mutluluk duyacakları birtakım istekleri, birtakım özleyişleri belirtir. İnsanlar hayalleriyle büyük ölçüde insan olmaktadır.
Ülkücülerin Düşünceleri
toplumda idealistler olduğu bilinmektedir.Türk milletinin ahlâkta, maneviyatta, insanlık duygularında en yüksek seviyede bulunması, yaşaması ve ilimde, teknikte dünyanın en ileri gitmiş varlığı hâline gelmesi ve ekonomik açıdan kalkınmış, tarımını modern tekniğe göre geliştirmiş ve modern sanayii kurulmuş, refahlı bir toplum hâline gelmesi, ülkünün esaslarındandır. Bunların dışında Türk milleti hiç kimseden merhamet dilenmeyecek bir duruma gelmelidir. Kendi gücüyle ayakta durabilmelidir. Türklerin kölelikten, yabancıların buyruğu altında yaşamaktan kurtulmaları ve Self Determination, yani kendi mukadderatına kendilerinin hâkim olması ve tam bağımsız yaşaması Ülkücülerin düşüncelerinden en önemlilerinden bir tanesidir.
Türk milliyetçiliğini, ülkücülüğünün sınırları içinde başka düşünceler, başka hedefler de vardır. Bu hedefler içinde, Türk milleti hiç kimseden merhamet dilenmeyecek bir duruma gelmesi, kendi gücüyle ayakta duran, kendi gücüyle varlığını koruyabilen ve sözünü dünyanın her yerinde saydırabilen bir varlık hâline gelmesi düşüncesidir. Bunun yanı sıra Türk milletinin haklarını her zaman dünyaya tanıtabilmesi, dünyaya duyurabilmesi düşüncesidir ve bunun yanı sıra bütün Türklerin kölelikten, yabancıların buyruğu altında yaşamaktan kurtulmaları ve Self Determination, yani kendi mukadderatına kendilerinin hâkim olması kutsal prensibine göre, hepsinin bağımsız hâle gelmeleri, bağımsız olmaları Türk ülkücülüğünün bir diğer görüşü, düşüncesidir.
Ülkücülerin düşüncelerinde Bir insan, insan olmak isterse, insanlığa hizmet etmek isterse, evvelâ kendi milletine hizmet etmelidir. Her ülkücü kendi milletini yükseltmeye, kendi milletini mutlu kılmaya çalışmalıdır. Bunu yapan her ülkücünün aynı zamanda insanlığa da hizmet etmiş olacağı düşüncesi her ülkücüde hakim olmuştur.
Ülkücü olmak İçin Ne Yapmalı?
Ülkücülük bir sanat değildir. Ülkücü olmak için çalışılmaz, ülkücü olunur. Ülkücülük bir ruh meselesidir. Hissetmek meselesidir. 1970 yıllarından bu günlere kadar milyonlarca genç ülkü ocaklarından geçmiştir. Bu gün siyaset yapan insanların çoğu ülkü ocaklarından ilk terbiyesini almıştır. Ülkü Ocakları bir okuldur.
