Depremden sonra kimi bölücü fitne odakları kaos fayını tetiklemeye çalışırken kahramanlar ise yaptıkları fedakârlıklarla milletin gönlüne taht kurdu.
KAHRAMANMARAŞ - Asrın felaketinin yıl dönümünde acılar tazelendi. 11 ilimizde 101 ilçemizi vuran 53 bin kişiyi kaybettiğimiz ikiz depremden geriye acı hatıralar kadar yürek kabartan kahramanlık hikâyeleri kaldı. 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından devlet, milletiyle seferber oldu. Arama kurtarma ve rehabilitasyon çalışmalarına 650 bin kişi katıldı. 182 uçakla bölgeye yardım malzemesi ve ekip gönderildi. Türk Hava Yolları 14 bine yakın sefer düzenledi. 3,5 milyon kişi tahliye edildi. 20 bin araç ve iş makinesi sahaya yönlendirildi. 150 bin tır yardım ulaştırıldı. 414 konteyner kentte, 215 bin konteynerde yaklaşık 700 bin kişi ağırlandı. 1 milyon 188 bin kişi kamu tesislerinde ve yurtlarda misafir edildi. Bölgeye 107 milyar lira kaynak aktarıldı. 307 bin konut yapıldı veya yapımı devam ediyor. Devlet, üzerine düşeni yaptı. İş dünyası, yerel yönetimler ve Kızılay başta olmak üzere yüzlerce sivil toplum kuruluşu da elini taşın altına soktu. Konya ve Bursa Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere bütün belediyeler yaraları sardı. Sadece İstanbul’daki AK Partili belediyeler, 7 bin 302 konteyner kurdu.
Afette toplumda kaos fayı oluşturmaya çalışanlara inat millet destan yazdı. Evini açan vatandaşlar, harçlığını gönderen çocuklar, ineğini satan teyzeler, umre parasını gönderen amcalar, yorganın içine altın koyup gönderen ablalar, hayır çadırı kuran işletmeler dünyaya dayanışma dersi verdi. Afetin yıl dönümünde kayıplar anılırken göz yaşartan hikâyeler tekrar hatırlandı.
“İşte bu ruh bizi ayakta tutuyor” dedirten kahramanlık örneklerinden bazıları şöyle:
“Evim yuvam olsun” kampanyası çerçevesinde 10 bin kişi, evini depremzedelere açtı. Yurt genelinde oteller, yüz binlerce depremzedeyi misafir etti. Sadece Antalya’da 85 bin afetzede otellere yerleştirildi.
Muhammed Irmak isimli öğretmen, depremden önce İstanbul’da oyuncu Ali Burak Ceylan’ın cüzdanını buldu. Zorla da olsa kendisine ulaştı, emaneti teslim etti. Ceylan, Irmak’a “Başın dara düşerse beni ara” dedi. On gün sonra deprem oldu. Öğretmen yardım istedi. Oyuncu Bağdat Caddesi’nde üç katlı bir köşk hazırlayıp, depremzede ve ailesine sundu.
Mersin’de yaşayan Saadet Öğütçü, kirada oturduğu evi eşyalarıyla birlikte depremzedelere açıp oğlunun evine yerleşti.
Almanya’da yaşayan Sinan Öztürk, Hollanda ordusunda kullanılan mobil mutfaktan satın alarak Hatay’a gönderdi. Mobil mutfakta günde 1.500 kişiye yemek çıkarıldı.
Fransa’da yaşayan 24 yaşındaki Gülfem Zengin, gurbetçilerin yardımlarını, kendi kullandığı tırıyla Kahramanmaraş’a ulaştırdı. Zengin, 4 bin 300 kilometre yol geldi.
45 yıllık tır şoförü Kazım Budak, deprem gecesi 13 saatlik yolu hiç frene basmadan 9 saatte gitti ve 45 tonluk tırla Elbistan’a iş makinesi ulaştırdı. Budak duygularını “Yollarda yüzlerce tır gördüm. Ben onlar gibi neferim yani” sözleriyle anlattı
Tokat’tan tıra yükledikleri yardım malzemelerini, patlayan lastiklere rağmen kilometrelerce yol katederek bölgeye ulaştıran Kaan ve Batuhan Türkiyeli kardeşleri tüm Türkiye konuştu. Yardımı yönlendiren iş adamı Nazif Buğa şaşkınlığını şöyle dile getirdi: Jantın üzerinde gidiyor, fren yok, hava yok, normalde bu araç gitmez. 118 kilometre jant üstünde gidiyor, oraya varıyor.
Kars’ta yaşayan 70 yaşındaki Sarıgül Kaçan, ineğini 13 bin liraya satıp parasını depremzedelere gönderdi.
Adana’da deprem sırasında canlarını hiçe sayıp kuvözlerdeki bebeklere sarılan hemşirelerin görüntüleri büyük alkış topladı.
Merzifonlu itfaiyeci Kürşat Aydın, Kahramanmaraş’ta 36 saat sonra göçük altından kurtardığı yaşlı adama çizmelerini giydirdi. Aydın botlarını o günden beri giymedi.
89 ülkeden kurtarma ve yardım ekibi geldi. Yardıma koşanlardan biri vardı ki, o soğukta dünyanın yüreğini ısıttı. Adı Server Beşirli’ydi. Eski arabasına yorganları yükleyip üstüne de Türk bayrağı asıp gelen Azerbaycanlı kardeşimizi, bir iş adamı sıfır otomobille ödüllendirildi.
Beşiktaş taraftarı, depremzede çocuklar için sahayı oyuncaklarla donattı.
Restoran işletmecileri her gün binlerce kişiye yemek verdi.
Hakkâri Şemdinlili kadınlar tandırda pişirdikleri ekmekleri sırtlayıp metrelerce karın içinden geçerek deprem bölgesine ulaştırılmasını sağladı.
Yurt dışında ekmek imal eden Kahramanmaraşlı üç kardeş depremin ardından şehre döndü. Akkuş kardeşler günde 40 bin ekmek üretip ücretsiz dağıttı.
Nizip’te akaryakıt istasyonu sahibi Oktay Küdün, deprem günü bütün yakıtı ücretsiz verdi.
Recep Serek isimli bir vatandaş, minibüsüyle gittiği deprem bölgesinde günlerce ücretsiz çay dağıtıp, afetzedelerin içini ısıttı.
Mersin Erdemli’den yola çıkan balıkçılar, Akdeniz’deki fırtınaya rağmen temin ettikleri su, battaniye ve çeşitli erzakları teknelerle Hatay’a ulaştırdı. Teknenin dalgalarla boğuştuğu görüntüler, balıkçıların gözü karalığını ortaya koydu. Jandarma ekipleri sise ve tipiye aldırış etmeden kalkış yapıp, havadan köylere çadır ulaştırmayı başardı.
Kaynak Türkiye Gazetesi
