Z kuşağının sebat etme becerisi yok!

Z kuşağının sebat etme becerisi yok!

Z kuşağının sebat etme becerisi yok!

Z kuşağıyla birlikte teknolojinin çok daha yaygınlaştığı, aktif kullanıldığı ve bilgiye erişimin kolay ve zahmetsiz olduğunu kaydeden uzmanlar, bu teknolojik olanaklar içerisinde büyüyen neslin sebat etme becerilerinin de düşük olduğunu söyledi.

İSTANBUL (İGFA) - Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Uzman Klinik Psikolog Seda Aydoğdu, çocuklara istediğini alma, zahmetsiz sonuç alma ve bunun sonuçlarını değerlendirdi.

Zahmetsiz sonuç almanın; çocukların çaba harcamadan istedikleri sonucu elde etmeyi beklemeleri haline gelebildiğini ifade eden Uzman Klinik Psikolog Seda Aydoğdu, “Bu da hedef belirlemede veya koydukları hedefe ulaşabilmek için gerekli olan azim, sabır ve çalışma düzenlerinin oluşmasını zorlaştırabiliyor. Özellikle Z kuşağıyla birlikte teknolojinin çok daha yaygınlaştığı, aktif kullanıldığı ve bilgiye erişimin kolay ve zahmetsiz olduğu biliniyor. Bu teknolojik olanaklar içerisinde büyüyen neslin sebat etme becerilerinin de düşük olduğu söylenmekle birlikte her kişinin bireysel özelliklerinin ve ihtiyaçlarının da farklı olduğu göz ardı edilmemeli.” dedi.

ÇOCUĞA HER İSTEDİĞİNİ ALMAK DOĞRU MU?

“Çocuğa her istediğini hemen o an almak doğru değildir. Çocuğun sebat etmesini, beklemesini ve istediği şey için çalışmasını beklemek en doğrusu olacaktır.” diyen Uzman Klinik Psikolog Seda Aydoğdu, istediğinin hemen alınmasının çocuğun sabırla beklemesini, ihtiyaç hiyerarşisini oluşturmasını, önceliklerini belirleme ve strateji geliştirerek hedefe yönelme gibi kazanımlarını sekteye uğratabildiğini anlattı.

Hızla akıp giden bu çağda; talep edilen şeyin kıymetini anlamanın çocuğun özsaygısını da geliştiren önemli bir kavram olduğuna işaret eden Uzman Klinik Psikolog Seda Aydoğdu, “Hemen almak yerine belli bir çaba, emek ve zaman sonunda almak önemli olandır. Her istediği yerine getirilen bir kişinin benmerkezci olacağı tahmin edilmekle birlikte; talepkar, sabırsız ve tahammülsüz olacağı da öngörülmekle birlikte herkesin bu şekilde olacağı yönünde bir genelleme yapmak oldukça yanlıştır çünkü bu durumlar yetiştirilme tarzı, bireysel faktörler ve sosyal çevreye de bağlı olarak şekilleniyor.” dedi.

Benmerkezci olarak yetiştirilen çocukların empati kurmakta ve diğer insanlarla ilişki kurmakta zorlanacağının ön görüldüğünü de dile getiren Uzman Klinik Psikolog Seda Aydoğdu, duygusal anlamda dayanıklı olamayan ebeveynlerin çocuklarının talepleri ve ısrarları ile baş etmekte zorlandıkları için anlık çözüm olarak çocuklarına istediklerini alarak kısa yollu çözümleri benimsediklerini, bu durumun uzun vadede daha da zorlayıcı davranışlara evrimleşeceğini düşünmediklerini anlattı. 

Çocuğun taleplerinin yaşı ile orantılı bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Uzman Klinik Psikolog Seda Aydoğdu, “Her talebin belli bir gelişimin dönemi içerisinde yapılması oldukça önemlidir. Mesela ilkokula giden bir çocuğun son model telefon talebinin yaş ile değerlendirilmesi önerilmeli ve çocuğa beklemesine yönelik açıklamalar yapılmalıdır. Bunun yanı sıra; sebat etmesi gerektiği ve istediği bir şey için zaman ve para yönetimini sağlamaya yönelik telkinler ile çocuk yönlendirilmeli” diyerek sözlerini tamamladı.


Haber Kaynak : igf