Dilek Çalışır


Adıyaman…

Adıyaman…


Depremin ardından havada kalan o ince toz hâlâ şehrin üzerine çökmüş gibi.

Yollardaki çukurlar, yaşananların izi gibi duruyor.

İnsanların yüzünde sessizlik var ama o sessizliğin altında büyük bir sabır, büyük bir güç saklı.

Bu şehir, yıkılmış duvarlarına rağmen dimdik kalmayı bilen bir yürek gibi…

Her sabah ağır ağır doğrulsa da, içindeki umut hiç eksilmiyor.

Yaralı binaların yanından geçerken bile, sanki bir yerlerde yeni bir başlangıç filizleniyor.

Rüzgârı yorgun, sokakları kırgın belki…

Ama Adıyaman’ın içinde hep bir dayanışma, hep bir “birlikte toparlanırız” hissi ...

Acının içinden bile sıcaklık çıkaran, zor günlerde birbirine daha sıkı sarılan bir şehir burası.

Adıyaman’ın il oluşunun yıl dönümü…

Bu tarih, artık sadece bir takvim günü değil.

Yaşanan onca zorluğun ardından, şehrin kendine “buradayım” deyişinin sembolü.

Adıyaman, kırılmış yerlerinden bile ışık sızdıran bir şehir gibi…

Ne kadar zorlanırsa zorlansın, içindeki iyilik, umudu yeniden doğuruyor.

Nice yıllara güzel Adıyaman…

Toprağı sıcak, insanı merhametli, yaraları olsa da hâlâ sevgiyle ayakta duran şehir…