BEDİR YAMAN


ADIYAMAN EĞİTİMİNİN EKSPERTİZİ OLGUNLAŞMA ENSTİTÜSÜ

ADIYAMAN EĞİTİMİNİN EKSPERTİZİ OLGUNLAŞMA ENSTİTÜSÜ


Seydi emmi demişti ya 3 E eksiğimiz var diye. Eğitim, Ekonomi, Ehlak. Biz bunu kimi zaman espiri olarak kimi zaman ironi olarak yıllarca sohbetlerimizde kullandık. Fakat geldiğimiz noktada Eğitim-Ekonomi-Ehlak üçlüsünün yokluk trajedisini yaşıyoruz.
Gömleğin ilk düğmesinin eğitim olduğu bir gerçektir. Gerçi gömlek yakasız ve düğmesiz deli gömleği halini aldı gömleğimi değitirsek bilemedim
Değerli dostlar; Salgın ve deprem zaten iyi gitmeyen eğitimi yerle yeksan etti. Çocuklar tamamen ekranların esiri oldu. Bu esaret geleceğimizi ciddi bir şekilde tehdit etmektedir. Acilen Adıyaman ve Eğitim konulu çalıştaylar düzenlenmelidir. Birebir, aile aile, öğrenci öğrenci neler yapılabirin değerlendirmeleri yapılmalıdır. Bu öyle LGS-YKS başarıları ile kurtarılacak bir durum değil. Yüzde 10 a odaklanıp, yüzde 90 nın ihmal edileceği kendi kaderine bırakılacağı bir durum değil. Tıp fakültelerine gönderdiğimiz! mühendislik fakültelerine gönderdiğimiz öğrencilerle aynı mahallede yaşamayacağız. Fırın, bakkal, oto tamir, usta, çırak, nakliye, soför ve bilimum toplumsal hizmet yürütecek olan insanlarla yaşayacağız. Bu grubun eğitimini ihmal etme lüksümüz yok.
Bunun için bir an önce;
İlimiz eğitiminin Checkup (Tam Bakım)’ını yapmamız gerekiyor. Tabiri caize Ekspertizini (Teknik Rapor) çıkarmamız gerekiyor. Salgın öncesi (SÖ), Salgın Sonrası (SS), Deprem Öncesi (DÖ) ve Deprem Sonrası (DS ) eğitimizin özellikle son 10 yılını masaya yatırmamız gerekiyor. Bu acil bir zaruriyet.  Bir buçuk yılı geçti suni gündemlerle meşgul olmaya devam ediyoruz. İstatistikleri ayarlamaktan ve ayarladığımız istatistiklerle guru duymaktan öteye gidemiyoruz.

Adalet adalet sarayından, ekonomi bankadan, ahlak camilerden, eğitimi okullardan ibaret değildir.  Nasıl yapılması gerektiğini herkes biliyor ancak günü kurtarmaktan başka derdi dert edinmiyoruz.

Algılarla yürütülme çalışılan yatay zekâlarla yaratılan yapay krizler yordu bizi; bir an önce birileri inisiyatif almalı ve çocuklarımızın zihnine ahlaklı yaşamın tohumları verilmelidir.
Sonra; 
Hayal satan ve satın alan bir topluluğun çekilmez yaşamsal döngüsünde kahrolmaya devam edeceğiz. 
Bu şehir tüm iyi potansiyellere sahiptir. Bu potansiyelin tüketmesinin arefesindeyiz. Tükenmeden ilimizde ayrıntılı raporların hazırlanabileceği çalıştaylar düzenlenmelidir. 
Mutlaka Olgunlaşma Enstitüleri kurulmalı ve bu enstitüler aracılığı ile tüm öğrencilerin tek tek değerlendirildiği, yetenekleri doğrultusunda yönlendirildikleri çalışmalar yapılmalıdır. Milli eğitim bünyesinde kurulan olgunlaşma enstitüsünde ilkokullar masası , ortaokullar masası, liseler masası şeklinde çalışma komisyonlar kurulmalıdır. Örneğin İlimizde yaklaşık 30 ilkokulumuz var okul idareleri, rehberlik servisleri, sınıf öğretmenleri buradaki uzmanların başkanlığında toplanıp tek tek öğrencilerin değerlendirildiği çalışmalar yapmalıdırlar. Bu komisyonların vereceği kararlar üzerinden öğrencinin ihtiyaç duyduğu eğitim ve yönlendirilmesi gerekilen okul belirlenmelidir. Bunlar yapılmadan klasik LGS odaklı bu eğitimle deprem travmasına ve ardından yaşanan toplumsal dejenerasyona maruz kalan öğrencilerimiz ciddi sosyal felaketlere maruz kalacaklardır.
Görüşmek üzere selametle…