BEDİR YAMAN


GARİBANIM

GARİBANIM


Bir varmış yok çokmuş, yok çokmuş.
Garibanlar ülkesinde guraba bir halk varmış. Bu halk çevre ülkelerin halklarından daha gariban olmak ile birlikte birşeyler biriktirmeyi severlermiş.
Giymez, yemez bir kenara atarlarmış. Ancak her seferinde birileri çıkıp gelip biz sizdeniz sizin için bir şeyleriz, sizin gibileriz bize verirseniz bir üç ederiz, sizi ihya ederiz diyerek ellerinde avuclarındakileri alır giderlermiş. Bu garibanlarda her seferinde kısmet nasip deyip kaderine razı olur baştan başlarlarmış. Biriktirmelerinin iki temel sebebi varmış biri büyüklerinden dinledikleri seferberlik ve xela dönemi hikayeleri, diğeri de bir an önce rahata erişip rahat uykuya devam etmek istemeleri imiş. Öyle ya uyumayı çok severlermiş. Uyuma onlar için onlar  çok önemli imiş. Bunun da iki sebebi varmış biri  közlenmiş biber ile ayran temel besin kaynağı, diğeri de alimin uykusunun daha kutsal olduğu düşüncesi imiş. Kendilerini uyandırmaya çalışanlara evet haklısınız ama rahatsız etmeyin bizi, diğeri de sen qeysiz ol ben bilom düşüncesi imiş. Fekire tere xeve bı xere ile vexe dev bıke xev deyişleri meşhurmuş. En uyanıkları paraya takla attıranları, en safları para için takla atanları imiş. Bu taklalar içinde bir gün ülke öyle bir takla atmış ki yerle bir olmuş. Bu takla ile uyanması beklenen garibanlar aksine daha çok uyuyup acılarını unutmak için biber için fırınlarda kuyruk olurlarmış.
Zaman böyle geçerken yerli bir malkom Abuzer tüm uyuyanları uyandırmaya bir uyanık yeter diyerek ortaya çıkmış. Çıkmış, çıkmısına ama temiz bir dayak yemiş. Şimdi yaralarını sarıyormuş. Allah yardımcısı olsun. Beterin beteri var neyse ki ben Adıyamanlıyım o ülkede yaşamıyorum. Kalk gidek kalk geç oldu...