Teröristleri vardır bu kadim şehrin;
Bastondan silahları,
Biberondan kurşunları,
Yavrusuna kandan kına yakan anneleri.
Sütten kesilmiş ağıtları mushaf yakan,
Ve hâlâ isimleri yazılmayan
Teröristleri vardır bu şehrin.
Değnekli teröristleri vardır üstelik;
Sancaksız zaferleri müjdeleyen.
İnci mercan toplayan çocukları,
Eli ayağı haramdan beri olan,
Tınıları ölümsüzlüğün işareti,
Cennet kapısına süs olan teröristleri.
Teröristleri vardır bu şehrin;
Yedi Aksa kapısı yürekleri,
Su bakraçları barut kokulu,
Un çuvalları kanla yoğrulu.
Kirlenmemiş toprağı azık edinen,
Taşları rızık edinen,
Yaralarını soğan suyu ile yıkayan
Teröristleri vardır bu şehrin.
Tutsaktır güneş, ay, deniz…
Ölüm doğar sabah,
Ölüm batar gece.
Dalga dalda, sahile vurur ölüm,
Deniz de ölür.
Sen kimsin?
Ey lime lime ayaklı terörist!
Sapana duran dalları yapraksız,
Taşsız çıkraları imansız’a avarız.
Davutları, Selahattinleri, İsmail ve Yasirleri,
Damarlarına muhafız,
Yüreklerine sur olan
Teröristleri vardır bu şehrin.
Ve vardır bu şehrin terörist şairleri:
Kelimeleri bombadır,
Mısraları hendek,
Defterleri darağacı.
Kalemleri kansız değildir,
Kanla yoğruludur sözleri.
Artık susmak cinayettir;
Susan canidir.
Katili ele veren
Terörist şiirleri vardır bu kadim şehrin.

